6-7 Eylül olaylarının gerçekleşmesini, biri Rum diğeri Türk iki ailenin dostluğu üzerinden konu alan kitap. Yazları Büyükada’daki yan yana evlerde yaşayan Türk ailenin kızı Suzan ile Rum ailenin oğlu Yorgo birbirine aşıktır. Suzan İstanbul valiliğinde çalışmaya başlayınca siyasetinde içine düşer. Yıllarca dost yaşadığı Rumlara karşı , Kıbrıs meselesi ile yaklaşmakta olan tehlikenin en yakın şahidi olur ancak son ana kadar buna inanmaz. Olayların gerçekleştiği gün valilikte bürokrasinin 6 Eylülünü yaşarken, aynı anda sevdikleri büyük bir yıkım yaşamaktadır. Büyük olaylardan 5 yıl sonra Yassıada da olayların şahidi olarak ifade vererek, sevdiklerine son görevini yapacaktır. !!!Kitabın sonu hakkındadır, kitabı henüz okumayanlar bu kısmı atlasın!!! Kitabın ana karakteri Suzan’ın, çocukluktan beri sevdiği büyük aşkı Yorgo’nun vahşice katledildiğini, en yakın arkadaşının onlarca kişinin tecavüzüne uğrayıp aklını kaybettiğini, elinde büyüdüğü Kalyopi’nin intihar etmek zorunda kaldığını öğrendiği noktada okurun kalbi sızlarken, Suzan’ın derin üzüntüsü yansıtılamamış. Hatta 5 yıl kendini eve kapatacak kadar yıkılacak bir karakterin daha yoğun tepkileri ve haykırışları olmalıydı. Özellikle de okul müdürünü dinlediği anlarda. Bu konuda derin bir duygu eksikliği olduğunu düşünüyorum!

En Hüzünlü EylülOsman Balcıgil · Destek Yayınları · 20202,193 okunma

·

15 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

okumakbenimterapim