Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

1062 syf.
·
Puan vermedi
·
43 günde okudu
Tolstoy'un çok popüler bir kitabı olan Anna Karenina bu popülerliğinden dolayı hep çekimser yaklaştığım bir kitaptı. Biliyoruz ki sosyal medyanın günümüzün bir parçası haline gelmesiyle bazı kitaplar, diziler, filmler aniden popüler oluyor ve özellikle kitaplarda edebiyat anlamayan insanların saçma sapan yorumlarıyla farklı yönlerinden şişirilerek bir hedef haline geliyor. Anna Karenina'nın da bu kitaplardan biri olduğunu düşünüyorum çünkü çok yönlü bir kitap ve insanlar bu yönlerden aşkı çekip çıkarabilir. Kitabı bitirirken de böyle düşünüyordum, şuan da böyle düşünüyorum. Bir yazarın anlatmak istediği konu her okur tarafından farklı anlaşılır kuşkusuz. Kitabı okurken çok farklı duygular içinde olduğumuzdan odaklandığımız şeyler doğal olarak çok farklıdır. Ben ise genel bir bakışla bakmaya çalıştığımı söyleyebilirim. Daha çok Tolstoy'u anlamaya ve neden bu tür bir kitap yazdığını merak ediyordum. Kafamda hep bazı sorular dolaşıyordu; Bu konu nasıl aklına geldi? Ne zorluklarla yazdı? Çok çaresiz hissettiği zamanlar oldu mu? Ama beni en çok düşündüren soru şuydu: Tolstoy karakterleri, karakterlerin kendi içlerindeki ruh hallerini, karakterlerin birbirileriyle ilişkilerini, olayların geçtiği ortamları hem yeni bir dünya yaratmış gibi hem de sanki her şey yanı başımda oluyormuş gibi nasıl anlatabildi? Kitabı okuduğum bütün süre boyunca bunu düşündüm. Böyle başarılı bir eser ortaya çıkarmak için gerçekten büyük bir yeteneğin gerektiğinin hepimiz farkındayız bence. Karakterlerin duygularını sanki biz yaşıyormuşuz gibi hissettirmesini, kitabı bitirdiğimde hissettiğim o Rusya'yı ve Rusları biraz da olsa tanımış olma hissini asla unutamayacağım sanırım. Yazarın Rusya'yı, Rusları, ahlak yapılarını, yaşam stillerini bu kadar iyi gözlemlemiş olması beni hayrete düşürdü. Yazarın kendisi de Rus ve bu yüzden kolay olabileceği düşünülebilir ama herkes iyi bir gözlem yeteneğine sahip değildir. Eleştirmenler tarafından hala büyük bir yazar olarak görülen Tolstoy bu ünü sonuna kadar hak ediyor. Platformda kitap hakkında çok yorum var ama ben yine de düşüncelerimi paylaşmak istiyorum. Kitabı geçtiğimiz yılın haziran ayında okudum ama ister istemez beni etkiledi ve bu kitaba güzel bir yorum girmem gerektiğini düşünerek bu zamana erteledim. Güzel eserler güzel yorumları hak ediyor çünkü. Kitabın adı Anna Karenina olmasına rağmen baş karakterin Anna olmadığını, birbirileriyle çeşitli bağlarla bağlanmış bir grup insanın bir dönemdeki hayatının anlatıldığını söyleyebilirim. Kitabın sayfa sayısının fazla olmasının en büyük nedenlerinden biri birden fazla insanın günlük hayatını anlatması. Ki bu bence çeşitliliğe sebep olmuş ve bu da iyi bir şey. Karakterlerin bakış açılarından yazılması da hoşuma gitti doğrusu. Karakterlerin kişiliklerini zamanla ama çok net bir şekilde çözebiliyoruz. Yazarın okuyucuya duyguları aktarması çok başarılı. En çok şaşırdığım şey Tolstoy'un kadın karakterlerin duygularını aktarmadaki başarısı oldu. Çünkü hepimiz biliyoruz ki hangi cinsten olursak olalım karşı cinsi genel olarak çözmek bile çok zor. Kitabın popülerliğinden dolayı kitabın sonunu ve genel olarak olayları biliyordum ama bu bile kitabı büyük bir heyecanla okumamı engellemedi. Sırf yazarın kalemi için bile okunacak bir kitap. O yüzden okuyalım okutturalım!
Anna Karenina
Anna KareninaLev Tolstoy · Türkiye İş Bankası Yayınları · 201939,6bin okunma
··
51 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.