Hay Bin Yakzan... Ruhun Uyanışı... Bir Ada Romanı... Çok çok sevdim. İslam felsefesine güzel bir başlangıç olduğunu düşünüyorum kitabın. Tanrısal hakikate ulaşmak için insanın hiçbir uyarıcı etki altında kalmasına gerek olmadığına şahit oluyoruz Hay'ın aracılığıyla. Şartlandırılmamış bir zihin yapısının hakikate nasıl adım adım yaklaştığını, insanın akıl nuruyla aydınlandıkça nefsini nasıl kontrol altında tuttuğunu görüyoruz. Kendime pek çok soru sormama vesile oldu Hay. Ben neyim? Burada olma amacım nedir? Aslında bu soruları kendime küçükken sorardım ama korkardım da. Ya inancım sarsılırsa? Çünkü biz şartlandırılmış bir zihin yapısıyla doğduk. Anne babamızın miras genleri(!) Kitapta dikkatimi çeken unsurlardan biri de konuşmayı bilmeyen Hay'ın kendine şu soruları soruyor olmasıydı: 1)Neleri yemeliyim? 2)Ne kadar yemeliyim? 3)İki yemek arasındaki zaman ne kadar olmalı? Modern insan dediğimiz günümüz insanı malesef bu soruları kendine sormuyor. Sürekli bir tüketme çılgınlığı içine düştük hepimiz. Lütfen bu soruları biz de kendimize soralım. Bu beden benim bedenim ve ben bedenime neleri dahil ediyorum? Düşünelim lütfen.

Hay bin Yakzanİbn-i Sina · Yapı Kredi Yayınları · 20214,749 okunma

·

18 views

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Feride Işık Şeker