Gönderi

Gelelim bamyanın faziletine
KÖYÜN BİRİNDE cami cemaatinden bir adamcağız varmış. Hem saf, hem cahilceymiş ama, tek arzusu imam efendiler gibi kürsüye geçip, cemaate vaaz etmek nasihatta bulunmak imiş. Bu sebeble ne vakit bir fırsat bulsa, mesela imam azıcık gecikse, hemen kürsünün ucuna ilişir, kürsüde duran vaaz kitabını imarnın işaretlediği yerden açar, hem okur, hem anlatırmış . Cemaat bunun bu haline önceleri gülüp geçiyorsa da, bakmışlar şi azıtıyor. Artık eskisi gibi kürsünün kenarına ilişrnek yerine, iyice içine kuruluyor, imam varmış okmuş farketmeden "Ey cemaat! Ey Ümmet-i Muhammed! Ey gafiller! .. " diye ver yansın ediyormuş. Cemaatten birkaçı: "Şuna iyi bir ders vermezsek, başımıza Şeyhülislam kesilecek" diye karar almışlar ve imamı da tezgahın içine dahil edip, bir oyun hazırlamışlar. Bir Cuma günü cami tıklım tıklım dolu iken, imam bilerek vaaza geç kalmış. Caminin öte beri işlerini gören ve müezzinlik yapan başka biri ise, her vakit kürsüde duran vaaz kitabını alıp, yerine bir yemek kitabı koymuş. Bizimkisi bakmış imam ortalarda yok. Cemaat de maşallah pek kalabalık . Hemen ayağa kalkıp, safları yara yara kürsüye gelip çıkmış. Şöyle bir boğazını temizledikten sonra, önünde hazır duran kitabı işaretli yerinden açmış ve okumaya başlamış: "Eveeeeet, gelelim bamyanın faziletlerine ... " ••• Bu deyim, bir mevzu anlatılırken konuşanın lafı uzatması, alakasız konulara girmesi gibi durumlarda kullanılır. "Önemli işleri bitirdik de, sıra bunlara gel-i.." manasına gelir.
·
1 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.