Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

316 syf.
9/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Koşulsuz Ebeveynlik- Alfie KOHN “Ödül ve cezaları terk edip sevgi ve akılcılığa yönelmek” kitabı özetleyen, yerinde bir cümle. Üniversitede pedagojik formasyon okumuş ve sınıf öğretmenliği yapmış, hala özel ders veren, 3 yaşında erkek çocuğu olan bir anneyim/ öğretmenim. Doğru olduğunu sandığım bir sürü yanlış bilgim varmış meğerse. Kitabı iyi “ki okudum” diyorum aynı zamanda 2014′ de yazılmış “daha önce neden alıp okumadım” da diyorum. Pavlov’ un klasik koşullanma deneyi (fare ile olan) o kadar hafızama kazanmış ki günlük hayatta öğrencilerime ve oğluma çok uygulamışım. Ödüller, aferin gibi abartılı cümleler, ses tonunu yükseltmek, vücut diliyle kızgınlığı ifade etme çabası… Kitapta beğendiğim çok alıntı cümle var fakat bir tanesi beni çok etkiledi. Diyor ki; “ebeveyn olmak kimi zaman zordur ama çocuk olmak da zordur”. “Kişinin ebeveynlerinden sevgi alması için bir bedel veya ücret ödemesi gerekmemelidir. Ebeveyn sevgisi bir lütuf, bir armağandır. Tüm çocukların da buna sahip olma hakkı vardır.” “Önemli olan çocukların aldığı mesajdır, bizim gönderdiğimizi sandığımız mesaj değil.” “Yalnızca ebeveynlerin beklentilerini karşılamak koşuluyla sevgi gören bir zamanın çocukları, kişisel değerinin düşük olduğuna inanan yetişkinlere dönüşmüştü.” “Ailenin onayını ve sevgisini kazanabilmek için bazı koşulları sağlaması gerektiğini düşünen çocuklar, sonunda kendini sevmeyen bireylere dönüşüyorlar. Bu da sonuçta, ergenlik çağında bir tür “sahte benlik” oluşturmalarına, diğer bir deyişle, ebeveynlerinin seveceği türden biri gibi davranmalarına neden oluyor. Ebeveynlerden kabul görmek için sarıldıkları bu yararsız stratejinin sonunda ise ruhsal çöküntü, umutsuzluk duygusu ve gerçek benlikle bağlantının kopması gibi sorunlar onları bekliyor.” “Çocuk, ebeveynlerinin sevgisini yalnızca belli koşullarda alabildiğini hissederse kendisini olduğu gibi kabul etmesi son derece güçleşir. Zaten o noktadan sonra da her şey tepetaklak gitmeye başlar.” “Cezaya ne kadar yönelirsenizi çocuğun yaşamındaki etkiniz o kadar az olur.” “Çocuklar cezanın kendisine odaklanırlar; ne kadar haksızca olduğunu ve bir dahaki sefere ondan nasıl kaçınabileceklerini düşünürler.” Çocukları ciddiye almanın 3 yolundan bahsetmiş Kohn: Koşulsuz sevgi vermek. Kendi kararlarını almak için fırsatlar tanımak. Olan bitenin çocuk gözünden nasıl göründüğünü tahayyül etmek. Koşulsuz ebeveyn olmanın ilkelerinden bahsedelim şimdi de: İçinize dön düşünün. İsteklerinizi yeniden gözden geçirin. Uzun vadeli hedeflerinizi göz ardı etmeyin. Çocuklarla ilişkinizi her şeyin önüne koyun. S-A-Y-G-I G-Ö-S-T-E-R-İ-N. Çocukların gözünde hayali değil, gerçek insanlar olun. Yalnızca davranış biçiminizi değil, bakış açınızı da değiştirin. Daha az konuşun, daha çok sorun. Yaşlarını hep göz önünde. bulundurun. “Çocukların. eylemlerini gerçeklerle tutarlılık taşıyan olumlu nedenlere bağlayın, salt kötü niyete değil.” Gereksiz yere “Hayır!” deyip durmayın. Katı olmayın. Acele etmeyin. “Birinci önceliğimiz, sorunun nedenini bulmak ve çocuğun gereksiniminin ne olduğunu saptamaktır.” “Çocuğun davranışını değiştirmeye çalışmaktansa çevrede değişiklikler yapmak daha mantıklıdır.” “Koşulsuz ebeveyn, çocuğu başarısız olduğunda da gururludur.” “Ruh halimiz ve koşullarımız ne olursa olsun, çocuklara olabildiğince ilgi göstermeliyiz; onları sevdiğimizi ve birlikte olmaktan mutluluk duyduğumuzu bilmelerini sağlamalıyız.” Aslında o kadar basit ki; empati kurmamız gerekiyor. Nasıl ki kendimiz sevgi, anlayış, önemsenmek, saygı duyulmak istiyorsak çocuklarımızda bunu istiyor. Sevdiğim, bu kitaptan sonra önemini daha da çok kavradığım özlü sözle yazımı bitirmek istiyorum: “Kendine yapılmasını istemediğin şeyi, başkasına yapma.”
Koşulsuz Ebeveynlik
Koşulsuz EbeveynlikAlfie Kohn · Görünmez Adam Yayıncılık · 2020727 okunma
·
89 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.