Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

592 syf.
9/10 puan verdi
·
9 günde okudu
Aslında Stephen King'in kendi deyimiyle, "korku romanları yazarı" etiketi üzerine yapışmış ve çıkaramıyor. King, ciddi anlamda her türden eserler yazan oldukça üretken bir yazar. Hemen hemen herkes, King imzası olan en azından bir film mutlaka izlemiştir. Ve inanın dram ve mizah yönü korku yazarlığı yönünden çok daha güçlü. Ancak bu sözlerimi Korku Ağı için söyleyemeyeceğim. Korku Ağı, okurken yer yer ürperten tekinsiz havası ve yoğun karanlık duygusuyla Lovecraft'ın yarattığı korkunç atmosferi hissettiriyor iliklerimize kadar. 1970 yılına kadar gayet sakin ve düzenli bir yaşantıya sahip Jerusalem's Lot kasabası, insanların ortadan kaybolmaya başlamasıyla esrarengiz bir hal alır. Kasabayı kendi iradesiyle terk edenler ise orada olan olaylarla ilgili tek kelime dahi etmezler. Terk edilmiş dükkânlar, mağazalar, evler, bakımsız harap bahçeler ve ıssız sokaklardan müteşekkil bir kasaba... Geçmişindeki kötülükler ve korkunç olaylar nedeniyle lânetle anılan Marsten Köşkü'nün tekin olmayan iki kişi tarafından yeniden sahiplenilmesiyle birlikte kasabada esrarengiz olaylar başlar. Kendi çapında bir üne sahip olan yazar Ben Mears, yeni bir roman yazmak için çocukluğunun geçtiği bu kasabaya döner. Ancak kasabada oldukça kötü diyebileceğimiz günler ve sarsıcı olaylar başgöstermektedir. Masum bir köpeğin hunharca öldürülerek asılması ve bir kiliseyi harabeye çeviren bir kaç çocuğun, bir nevi Şeytan Ayini diyebileceğimiz şekilde kilisedeki normal olmayan davranışları ve her tarafı kan ve pislik içinde bırakmaları ve ardından küçük bir çocuğun kaybolmasıyla gelişen olaylar örgüsüyle sarmalandığımızı görürüz farkında olmadan. Hikâyenin belki de en can alıcı noktası; 12 yaşındaki oğlunu toprağa veren Tony Glick'in sinir krizleri geçirdiği bir anda yumuşak toprağın çökerek evladının tabutunun üzerine düşmesinin tasvir edildiği bölümdür. Okurken bile insanın içini acıtan satırlardı diyebilirim. Kitap daha önce "Hortlak" ismi ve Öz DOKUMAN çevirisiyle 1976 yılında ülkemizde yayımlanan ilk Stephen King kitabı olma özelliğini de taşıyor. Kitabın son bölümlerinde ilave hikâyeler mevcut. Bunlardan biri de Hayaletin Garip Huyları kitabından tanıdığımız Jerusalem's Lot isimli hikâye. Ayrıca en sondaki Çıkarılmış Sahneler isimli ilave bölümde, yazarın hayalindeki kurguyu kitabın düzeltilmemiş bir baskısı gibi okuruyla paylaşması, okura verilen ve gösterilen artı değer olarak anlamlı olduğu gibi King'in kafasının içinde yüzen çeşitli paralel evrenlere bir kapı araladığı için de oldukça önemli. Bram Stoker'ın Dracula romanındaki gotik atmosferden günümüze çağdaş bir uyarlama izleri de taşıyan ve King'in ilk eserlerinden biri olmasının yani sıra "korku romanları yazarı" ünvanını almasında da oldukça etkili bir payı bulunan Korku Ağı, türünün klasikleri arasında okunması gereken yapıtların başlıcalarından biri diyebilirim rahatlıkla.
Korku Ağı
Korku AğıStephen King · Altın Kitaplar · 20171,059 okunma
·
132 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.