Ailelerin geliri ve toplumdaki yerleri ne olursa olsun, bütün çocuklara aynı eğitim ve gelişme imkanları sağlanır. "Kast" farkları silinir ... Kadınlara her bakımdan eşitlik sağlanır, kadınlar toplumsal hayatın her bölümünde yer alırlar. Yine kadınların da çalışabilmesi için gerekli tedbirler alınır. Annelerin daha özgür olabilmeleri için, fabrikalarda, blok halindeki konutlarda çocuk yuvaları (kreş) kurulur. Kamu mutfakları, çamaşırhaneleri ve lokantalarıyla kadınların ev işleri azaltılır. Kadınlar çalışmaya zorlanmazlar fakat çalışabilmeleri için gerekli kolaylıklar sağlanır.
Ayrıca etnik gruplar arasındaki engeller ortadan kaldırılır. Sosyalist toplumda "tabi bir ırk" olamaz. Rengi ya da milliyeti yüzünden kimseye aşağı veya üstün insan muamelesi yapılamaz. Bütün ulusal topluluklar ekonomik kaynaklarıyla birlikte kendi sanat geleneklerini de geliştirmeleri için teşvik edilirler.
Sosyalist toplumda demokrasi, bir temsilciler meclisinin her beş yılda bir seçilmesi için oy kullanılmasından ibaret değildir. Her fabrikada, her mahallede, toplumsal hayatın her alanında kadınlarla erkekler kendi yaşantılarını kendileri düzenler, kendileri planlarlar. Toplumsal hayatın her bölümünde artan bu eylemlerle birlikte, ülkenin kaderi de bu kişiler tarafından belirlenir. Herkese kamu idaresinde yükselme imkanları sağlanır. Böylece sorumlulukları artan kişiler hem kendileri hem de diğer kişiler için olumlu hizmetlerde bulunabilirler. Kapitalist toplumlarda bulunandan çok daha gerçek, çok daha somut bir demokrasi vardır sosyalist toplumda. Çünkü sömürücü bir azınlığın servetleriyle, imtiyazlarıyla demokratik kurumları etkilemeleri sosyalist toplum için söz konusu olamaz. Şehirle köy arasındaki farklar kaybolur. Köylerdeki emekçiler makineleri kullanmasını öğrenir ve teknik bilgileriyle yeteneklerini artırırlar. Köy emekçileri böylece şehirlerdeki emekçilerle aynı düzeye gelmiş olurlar. Evvelce sadece şehirlerde bulunan eğitim ve kültür imkanları köylerde de gelişir.