"Zira bir derde ortak olanlar ne kadar çoğalırsa asıl dert sahibi o kadar teselli bulur."
Merhabalar. İş bankasının bu klasik serilerini çok ama çok seviyorum. Türk edebiyatı klasiklerini de okumak çok zevkli. Bana ayrı tad veren bir seri. Bu seriden şu ana kadar okuduğum hiçbir kitap beni yanıltmadı, hepsi çok iyiydi.
Henüz 17 yaşındaysa yine severek okuduğum bir kitap oldu. İki yakın arkadaş olan Ahmet ve Hulusi'nin sarhoş olduktan sonra yağmur sebebiyle geceyi geçirmek için geneleve gidişlerinin ardındaki olayları okuyoruz kitapta. Bu kitabı tek kelimeyle anlatmak istesem iyilik derdim. Bir insanın bir insana iyilik ederek hayatını nasıl değiştirebileceğine, nasıl güzelleştirebileceğine tanık oluyoruz. Üstelik hiçbir karşılığı olmadan... Ahmet'in genelevdeki 17 yaşındaki Kalyopi'ye yaptığı iyilik, okurken bu iyiliği sanki ben yapmışım hissi verdi. Toplumun bu insanlara bakış açısını bildiğimizden yazarın tam anlamıyla tezat fikri savunmasının altında da görülen bir eleştiri vardı. Topluma da bu şekilde ayna tutmuş Ahmet Mithat. Kitabı okurken arka planda dönemi anlayabileceğim kitapları seviyorum, kitap bu konuda da çok iyiydi.
Kitabı okumak isteyen herkese öneririm. Zaten dediğim gibi bu klasiklerini hiç ayırt etmeden okumak gerektiğini düşünüyorum. Şimdiden keyifli okumalar :)