Gönderi
Ben bu hikayeyi biliyorum, tanıyorum diye düşündüğünüz anlar mutlaka olmuştur. Kitapta tam olarak bu hissi yaşadım işte. Aklıma geldi, dilimin ucuna geldi ve “Bu kadın Bayan Irene!” diyebilseydim eğer, çok daha farklı bakacaktım olaya. Yakın tarihli (02 Ocak 2021) okuduğum ‘Korku’ isimli kitabının daha sadeleştirilmiş ya da açık sözlü olursak yeniden ısıtılıp servis edilmiş halidir bu kitap.
Gene de kitabın ana temasından bahsedelim. Aslında kitap ‘Irene’ adlı karakter üzerinden ilerlemez de ünlü bir yazarın hatırlamadığı, 13 yaşından beri kendisine aşık olan bir kadının yazdığı satırlar üzerinden ilerler. Konular aynı olduğundan akla şu ve benzeri sorular gelebilir: Bu gerçek bir aşk mıdır? Gerçek aşk nedir? Aşk gerçekten bu kadar anlamsız ve saplantılı olabilir mi? Eh, bunları da aşıklara sormak gerek. Tok, açın halini ne bilsin.
Kitapla ilgili tek sıkıntım ise bu eseri acayip denebilecek bir saplantıyla araştırdığım halde, hikayedeki erkek kahramanın adına ulaşamamak oldu. Yalnızca ‘R’ olarak harf bilgisi alabildik ki bu da üzücü benim için. Bilinmeyen Kadın’ı yani Irene’yi bilirken yazarı öğrenememek bir parça incitti beni. Bunun dışında sorun görmedim ben. İyi okumalar, mutlu geceler dilerim..
Bilinmeyen Bir Kadının MektubuStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022226.6k okunma
·
6 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.