Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

88 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
27 saatte okudu
Oruç Aruoba - Hani
Türk Edebiyatının önemli düşünürü çok sevgili Oruç Aruoba, “Türkiye’nin Nietzsche’si” olarak anılır. O’nu okumak; insanı, düşünmeye ve hayatı yaşarken daha naif olmaya sürükler. Başlarda biraz zorlanılabilir ama dünyasına bir kere girdiniz mi oradan çıkmak istemezsiniz. - De ki İşte kitabı ile başlayabilir ve felsefe açısından bambaşka bir bakış açısı kazanabilirsin. - İle kitabında ise okuyan herkes kendisiyle ilgili bir parça bulacaktır eminim ve yakın zamanda kesinlikle tekrar okuyacağım. Tüm kitaplarından tek tek ve uzun bir şekilde bahsetmek isterim ama şimdi biraz - Hani - den bahsetmek istiyorum. Satırların altını çizmek alışkanlığım değildir pekte sevmem aslında ama bu kitabı okurken neredeyse her satırın altını çizmek, bir daha okumak ve hiç okumamış gibi bir daha okumak, her sayfasından bir alıntı paylaşmak ve hissettiğim hüznü tekrar tekrar yaşamak istedim. Yaşamın manasını fark ettiren ve insanın kendisini bulmasına yardımcı olan duygular var bu kitapta. Şiiri ve felsefik tarzı mükemmel. Kimisine göre basit bir dil gelebilir ama ben ona sadeliğin eşsizliği diyorum. Okuyanlar mutlaka ‘bu kısımda da benden bahsetmiş’ diyecektir eminim. Keyifli okumalar dilemeden önce buraya birkaç alıntı bırakmak isterim. • Kendin olmayı yeniden öğrenmen gerek – yıllar yılı unuttun onu yalnızca: Bunu da “koşullar"a, "hayatın akışı"na, "sorumlulukların"a falan bağlamaya kalkışma – bahane bulmaya çalışma: Sendin, sendeki asıl senin anlamını, önemini, değerini gözardı eden : korkaklıkla işin kolayına kaçan… O işte şimdi hesabını soruyor o sahici senin, senden : ne yaptın sen sana?!.. • Şimdi, uzaklarda kalmış bir hayalin yankısıdır, yansısıdır, yanılsamasıdır diye, aldatıcı saydığın mutluluk da bambaşka bir anlam kazanacak: Kendi kendine uyumlu olma olanağı saymıştın onu — olamayınca da, olsa olsa, dinelme, dinlenme, dinginlik... • Hani, yana yana dibine varmış bir mumun içinde oluşan o yoğun çeperi bir noktasında çatlamış, eriyik madde dışarı akmış, fitili de açıkta kalıp tükenmişken, çatlağı akmış maddeyle doldurup tıkayarak bitkin fitili yeniden yakınca, ufacık, güçsüz, belli belirsiz; ama, pırıl pırıl, yoğun, direngen -altı canlı mavi; üstü parlak sarı- bir alev elde edersin ya - onun gibi işte... Ve son olarak yazarlıkla ilgili düşüncesinin yer aldığı, kitabın son kelimeleri olan bir kısmı paylaşmak isterim. • Yazar, en baştan zamana aykırı düşen kişidir:- Yazma, ancak zaman içinde oluşan bir şeydir; oysa yazar, baştan ve sonuna dek, zamansız olmak ister. Demek ki yazar, en baştan, kendi kendisine aykırı düşmüş kişidir. Keyifli okumalar sevgili 1000K üyeleri ..
Hani
HaniOruç Aruoba · Metis Yayınları · 20184,334 okunma
··
93 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.