Öyle ki kendisi ( Uluğ Sultan Alaeddin Keykubat), Moğolların dünyayı kasıp kavurduğu bir zamanda "sultanü'l-alem/dünyanın sultanı" unvanıyla anılırken devri de "akıllara durgunluk veren" bir çağ ve "Batı Rönesansı'ndan önce Anadolu'da yeşeren bir "Türk-İslam Medeniyeti" olarak nitelendirilecekti.