Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Çok Güzel Kıssadan Hissi
Biri pehlivanlıkta herkese üstünlük sağlamıştı. 360 farklı oyun bilir, her gün biriyle güreş tutardı. Birçok öğrencisi vardı. Fakat içlerinden birini çok severdi. Ona 359 oyun öğretti. Öğrencisi; "Kalan bir oyunu ne zaman öğreteceksin usta?" dedikçe, ustası bir yolunu bulup onu atlattı. Nihayet öyle bir dereceye geldi ki, kimse öğrencisiyle güreş tutamaz oldu. Vardı sultanın huzuruna. "Her ne kadar üzerimde hakkı varsa da, kuvvetçe ustamdan aşağı değilim sultanım” dedi. Öğrencinin bu küstah tavırları sultanın hoşuna gitmedi. "O halde ustanla güreş tut!" diye emretti. Meydan hazırlandı. Halkın yanı sıra meşhur pehlivanlar, sultan ve erkanı da oradaydı. Oğlan, demirden dağları bile yerinden oynatacak sarhoş bir fil edasıyla meydana geldi. Usta, çırağının kuvvetçe kendisinden üstün olduğunu anlayıp, ona öğretmediği kalan tek oyunuyla çocuğu iki eliyle havaya kaldırıp tuş etti. Ortalığı alkış ve insan sesleri kapladı. Sultan, ustaya kaftan giydirilmesini emredip ona bolca bahşiş verdikten sonra çırağa döndü ve "Seni yetiştiren ustana vefasızlık edip ona kafa tuttun. Başaramadın, bir de rezil oldun." diyip onu azarladı. Çırak başına gelenlerden şaşkın; "Sultanım" dedi, "Kuvvetçe ondan daha üstündüm oysa. Belki benden esirgediği o tek oyunuyla beni devirdi." Ustası yanlarına gelip "Haklısın" diye cevap verdi bir zamanların çırağına. "O oyunu, bugün için sakladım." "Dostuna o kadar güç verme ki, düşman kesildiğinde seni yenmesin. Yetiştirdiği kişiden nankörlük gören adamı duymadın mı sen?" diyen bilgelere kulak vermeli akıllı kişi. Ya bu âlemde vefa yoktu, Ya da vefalı kimse kalmadı. Ok atmayı benden öğrenenler, Sonunda beni nişan aldılar...
·
5 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.