Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

312 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Bir yol hikayesi okuduk yahut uzun metrajlı bir yolculuk filmi izledik Adalet Ağaoğlu imzalı. Fikrimin İnce Gülü bende nahif,tatlı bir his bıraktı. 1970 li yıllardır.Ana karakterimiz Bayram, köyü Ballıhisar’dan Almanya’ya işçi olarak gitmiş, orada gece gündüz çalışıp bal rengi bir Mercedes almış ve tüm köy ahalisine kendini ispat etmek için Balkız’ı ile yola koyulmuştur. Olaylar Bayram’ın yurda giriş yapmasıyla başlar ve tüm kitap bu yolculuktan ibarettir. Yol boyu yazar ; tabelaları,yol ayrımlarını, yoldaki her türden vasıtayı ve insan tipini yolda olma halini öyle güzel ve detaylı anlatır ki kendinizi Balkız’ın ön koltuğunda zannedebilirsiniz. Dil de bir yolculuğun akışına uygun olarak sizi yormadan akıp gidecektir. Düz bir çizgide devamlı ileri doğru akan yol boyunca zamanın çizgisi ise kırılacak, geriye dönüş tekniğinin bolca kullanılması ile Bayram’ın anıları yolculuğunuza eşlik edecektir. Tamamen Bayram üzerine kurulu eserde bolca bilinç akışı,iç monolog teknikleri kullanılmıştır. Yine yazarımız bir böcek olarak kimi zaman direksiyona kimi zaman dikiz aynasına konacak ve olayları oradan bize anlatacaktır. Dozunda bir modernizm vurgusu vardır yani eserde :) Kalabalık şahıs kadrolarına,bol aksiyona,sürekli yeni olaylara ve merak unsuruna alışkın okurlar için bir parça durağan bir eser olacağını da bu noktada söylemek isterim . Bayram ve arabası Balkız arasında enteresan bir bağ vardır. Bayram , anne ve babasını kaybetmiş, amcası tarafından büyütülmüş bahtsız bir çocuktur. Ve daha o küçücükken mahrumiyet bölgesi olan köylerine gelen bir siyasinin arabası , Bayram’ın kalbine sevda tohumu gibi düşer. Bayram ‘insan’ın boşluğunu makine ile doldurur ; o makine gücün,gösterişin anlamı ve sefil bir çocuk olarak yeryüzünde bir yer işgal etmeyen, adeta görünmez olan Bayram’ın var oluşunun yegane delili olacaktır.Bayram’ın, aracına duyduğu o saplantılı sevginin arka planında ona yüklediği böyle derin anlamlar vardır. Ve ne yapar eder köyden kurtulur, Almanya’ya gitmeyi başarır,dişinden tırnağından artırıp o Mercedes i alır. Şimdi sıra varlığını ,doğduğu yerin insanlarına ispat etmeye gelmiştir. Kitabın başında araba kusursuz, Bayram’ın hevesi heyecanı zirvede, planlar tıkırındadır. İlerledikçe sakınan göze çöp batar gerçeğine uygun olarak arabanın başına türlü kazalar gelir, her bir kazada Mercedes azıcık gözden düşer, Bayram’ın içi bir miktar burkulur, hevesi biraz kaçar. Mercedes ve onun seyri,durumu Bayram ın ruh hali ve her şeyiyle paraleldir. Yazar, Bayram’ın heyecanını, hevesini size öyle güzel geçirir ki hep hayalini kurduğu, o köy kahvesinin önüne Balkız ı çekeceği anı siz de dört gözle beklersiniz. Arabaya konan her sinek Bayram gibi sizi de kızdırır, silecekler tozlansa Bayram’dan önce davranıp silmek istersiniz :) Bu araba Bayram’ın itibarıdır. Bu araba Bayram’dır, ta kendisidir onun. Bir insanın tüm mevcudiyetini bir eşyaya bu kadar bağlamış olması akıl kârı değil gibi gelir ama Bayram’ın “Araba Sevdası” tüm aşırılığı ile size kendini sevdirecektir eminim :) Okuma keyfini baltalamama adına kitabın sonuna dair ipucu vermek istemiyorum ama Bayram’ın o son sahnedeki hislerini bire bir aldım kendim o anı yaşıyor gibi hissettim.Bir kişi üzerine ve tek bir aksiyona tek bir anın hayaline dayalı bir eseri konuşma dilinin de sadeliği ile okuyanı sıkmadan ortaya koymak ustalık istiyor bence. Sırf bu ustalığı takdir için bile bu eserle tanışabilirsiniz. Keyifli okumalar dilerim :)
Fikrimin İnce Gülü
Fikrimin İnce GülüAdalet Ağaoğlu · Everest Yayınları · 20211,951 okunma
·
312 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.