Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

160 syf.
1/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Kitap kapağı mühim mesele. Ama içeriği öldürmesin sizi DİKKAT!!!
Bir kaç saat bir işkencenin içinden çıktım diyebilirim. Ama öncelikle belirtmek isterim ki, kitaplarımı rasgele kitaplığa yerleştirdiğim sırasına göre okuyorum. Niye böyle bir şey yapıyorum tam emin değilim. Totem gibi düşünün ve burdan yola çıkarak, haliyle kitap seçimim sıraya göre oluyor. Bana genelde kötü kitapları okuma, bırak çöpe at denilir. Bu güçlü bir sav çünkü kimse 4- 5 saatini boşa harcamak istemez elbette ama nedense bunu onayladığım halde, kötü kitap dahi olsa kitaplığımda durmasının bir sebebi olduğuna inanıyorum. (Ki eleştirirken nedense farklı bir zevk duyuyorum. Bu benim için bir sebep .) Kötü kitap dediğim, işte ne bileyim yazım hatası, sayfa rengi, kötü anlatım, berbat konular vs. Elbette bunu okuyunca anlarsınız ama bu kitabın nerden geldiğini bilmediğim ve para vermedigim beni sevindirdi. Fazla uzatmadan gelelim kitaba, tek kelime ile berbattı. İnsanlar nasıl okumuş nasıl inceleme yapmış diye bir girip okuyayım dedim. Bu kitaba nasıl ağlarsınız anlam veremiyorum gerçekten. Yok yani gerçekten anlam veremiyorum! Kitabın çıkmasını aylarca bekleyenler olmuş. Garip. Belli bir konu yok ama yazara göre konu aşk. Birden fazla konu başlığı var ve hiçbirini okumadığıma emin olabilirsiniz. Kitap çok hızlı bitti çünkü kitapta birşey yok. Büyük puntolarla, alakasız konu başlıkları, alabildiğine tekrar tekrar, sıradan basit ( aşırı basit) bir dil, kime aşık olduğu belli olmayan bir yazar. Komik gerçekten komik... Okurken hüngür hüngür ağladım diyen sevgili okurlar, ben baştan sonra kadar güldüm. Çoğu iyi yani emeğine sağlık demiş. Elbette emeğine sağlık ama ben bunu eleştirmeden olmaz ki. Hani boşuna vaktini harcadın diyenler olacak peki ya yazarın kitabı yazmakta verdiği zamanın harcanmasına ne demeli. Benim ki birşey değil emin olabilirsiniz. Yaw madem bu kadar kötü neden okudun diyeceksiniz. Ben insani görevimi yapıyorum ve bir öğretmen adayı olarak okulda öğrencilerimin elinde böyle birşey görürsem üzülürüm. Ee haliyle ellerinden alırım. Hem o ne öyle bu nasıl bir ego, sanki herkes salak bir bu adam kadınları anlıyor, o kadar tutarsız ki cümleler gerçekten kötü bir kitap okudum. Yazdıklarının hepsinin yaşandığına da pek inanamadim aslında hem salya sümük ağlamalar vıcık vıcık sevgiler... Ben çocuk yaşa aşk giydirmelerini sevmiyorum. Sevgili ergenler için uygun bir kitap ama 160 sayfa ama toplasa böyle güzelce 50 sayfa yeterdi bu duygular için çünkü aşırı tekrar var hep aynı şeyleri okudum durdum. Acaba yazar Zülfü Livaneli' ni okurken ne düşünüyor çok merak ettim. Biraz iğneleyici olsa da yorumum. Hakikaten çok kötüydü ve kimseye de tavsiye etmiyorum.
Sen On Yedi Yaşımsın
Sen On Yedi YaşımsınMiraç Çağrı Aktaş · Olimpos Yayınları · 20179,8bin okunma
·
20 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.