Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

78 syf.
·
Puan vermedi
soluk kesen derin analizlerr
Yatık Emine hikayesindeki mekan ve çevrenin karakterler ve genel bağlama olan etkisi üzerine kısa bir inceleme Refik Halit Karay’ın “Yatık Emine” isimli hikayesinde karakterlerin içinde bulunduğu mekanların izahı bağlamsal olarak metnin kahramanlarıyla bir bütün olarak ahenk oluşturarak hikâye boyunca okuyucuya eşlik etmektedir. Kısacası hikayedeki çevre betimlemeleriyle oluşturulmaya çalışan hava ile karakterlerin hayat tarzı ve genel kişilikleri özellikle hikâyenin ilk başlarından itibaren okuyucuya kendini belirgin bir şekilde hissettirmeyi başarmıştır. Zaten daha girişte Ankara’dan bir hayli uzak olan asıl olayların geliştiği kasabanın tasviri renksiz, soğuk, yeşillik belirtisi göstermeyen, kupkuru, zevkten yoksun ve zor ulaşılan dışa kapalı kötü iklime sahip bir yöre olarak sunulmaktadır. Üstelik yazar bir noktada o kadar ileri gider ki hastalıkların bile kalamayacağı bir mahal imajı çizer. Bu betimlemelerle kasabadaki insanların mutlu, hayat dolu ve umutlu olamayacağına dair ilk izlenim okura verildikten sonra karakterlerin çok da özel olmayan yüzeysel ve genel bir portrelerini çizerek okuyucuyu bir sürprizle karşı karşıya bırakmıyor. Elbette çevrenin ilk tasvirlerini takiben gelen bir topluluğu oluşturan ana üyelerinin (çocuk, yaşlı ve kadın) keskin çizgilerle çizilmesi kompozisyonu başarıyla tamamlayan son noktalar olarak karşımıza çıkıyor. Nitekim hiç de şaşırtıcı olmayacak biçimde burada yaşayan gençler isteksiz, yaşlılar keyifsiz ve kadınların da duygusuz ve katı olmalarının yanı sıra bedenleri de daha çok bir erkeğinkini andıran özelliklere sahiptir. Bu gibi duygular okuyucuda uyandırıldıktan sonra kasaba halkının ahlaklı olarak lanse edilmesi ilk başlarda masum gibi algılansa da daha sonra Emine’nin yaşadığı deneyimlere istinaden halkın aslında ne kadar iki yüzlü, gaddar ve insanlıktan uzak oldukları gerçeği gün yüzüne çıkmaktadır. Bu gerçek elbette hikâyenin en başlarında okuyucuya sezdirilen mekân-kişi tasviriyle birebir örtüşmektedir. Bu ilişkiye dayanarak Refik Halit Karay’ın henüz hikâyenin başında oluşturduğu bu ahenk hiç de gizli olamayacak şekilde okur karşısındaki yerini alıyor. Kuşkusuz hikâyenin ana kahramanı Yatık Emine’nin de bu uyuma aykırı düşmeyecek bir pozisyonda yer aldığını hikâyenin devam eden bölümlerinde rahatça görebiliriz. Kasabaya bir misafir gibi dışardan dahil olan Emine tam da hikâyenin genel akışından beklenildiği gibi halk tarafından kabul edilmeyen ve hiç hoş karşılanmayan gelişiyle bütün kasabayı çalkalayan bir karakter olarak okuyucunun önüne bırakılmaktadır. Aslında Emine’nin kişisel özelliklerine baktığımızda hiçbir şeye itiraz etmeyen, her zorluğa göğüs geren ve bir yerde kabul edilmek için her koşula razı acınası bir birey şeklinde yansıtılıyor. Fiziksel olarak da zayıf, güçsüz, çelimsiz ancak kesinlikle çirkin olmayan güzel ve al dudaklarıyla birlikte şehvetle donatılmış olan Yatık Emine bu konuda kasabadaki kadınlardan ayrışması bir yana kasabanın oluşturduğu mekân-kişi metaforundan da farklılaşarak çekici bir kadın profili oluşturuyor. Hikâyenin bir bölümünde kendisi için tahsis edilen kıyıda köşede ve eşyanın varlığından mahrum olan bu eve layık görülen Emine yazar tarafından da olay-kişi-mekân üçlüsüne verilen tutarlılığın bir başka göstergesi gibi okuyucuyu karşılıyor. Hikâyenin son demlerinde kötüye giden hava koşulları, karanlığın betimlenmesi ve kasaba erkeklerinin zihninde oluşan aykırı fikirler yine hikâye finaline uygun olarak gelişmiş ve belki de hikâyenin akış şeklini takip etmiş, aktörleri analiz edebilmiş olan okuyucuyu çok da şaşırtmadan olması gerektiği gibi sonlanmıştır
Memleket Hikayeleri(Gençler İçin)
Memleket Hikayeleri(Gençler İçin)Refik Halid Karay · İnkılap Kitabevi · 20196,5bin okunma
·
12 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.