İrlandalı yazar Oscar Wilde’ın yayımlanmış tek romanı olan Dorian Gray’in Portresi dünya edebiyatının en büyüleyici eserlerinden biridir. Yazarının “Bir ruhun hikayesi,” dediği roman; bir genç adamın büyümesini, eğitimini, gelişimini, kendini ve inançlarını keşfetmesini işler. Dorian Gray; ressam Basil Hallward’ın yaptığı portresi ile kendi güzelliğinin cazibesine kapılır. Ressamın arkadaşı Lord Henry ve onun yaşamla ilgili güzellik ve haz düşünceleriyle tanışan Dorian dünyada gençlik ve güzellikten daha önemli bir şey olmadığına inanarak bir dilek diler. Faust ‘un , farklı bir tecellisi... Biri bilmek-öğrenmek adına ruhunu şeytana satar,diğeri ise haz ve ölümsüz güzellik uğruna... Estetizmin ve psikolojinin üst sınırlarında seyreden eser, yazıldığı dönemde Basil Hallward, Lord Henry ve Dorian Gray arasındaki üç bilinmeyenli denklemin "muhtemel analitiği... Kitaba can suyu veren tema ise #hedonizm. Burada iki büyük Yunanlının savı da reel değerlerine ulaşır.#aristippos bedensel hazzın savunuculuğunu yapar( Lord Henry gibi, bu hususta Dorian'ı baştan çıkarıcı sözleri -yaklaşımları ve ona hediye ettiği kitap ile hikayede paylaştığım Patter'in Rönesans'ı ) ; #epikür ya da daha bilinen adıyla #epikuros ise duygusal hazdan bahseder ( Basil karakteri gibi ) Wilde, romanındaki üç ana karakteri için şöyle demiştir; "Basil Hallward, ben olduğumu sandığım kişidir; Lord Henry dünyanın ben sandığı kişidir; Dorian ise benim olmak istediğim kişidir, belki başka bir çağda..." Bu cümlenin üzerine söylenecek her söz cümle israfıdır kanımca .

Dorian Gray'in PortresiOscar Wilde · Everest Yayınları · 202072,9bin okunma

·

24 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Meltem Bige