Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

464 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
9 günde okudu
Bu pandemi döneminde ve sürekli kaynayan ülke gündemimizin bir kez daha bizi şaşırtmayarak geleceğe korkuyla bakmamızı sağladığı bir dönemde okuduğum içindir sanıyorum, zaten oldukça karamsar bir atmosferi olan kitabı iliklerime kadar hissettim. Bir grup insanın kurduğu kasabanın ilk yıllarında başlıyor kitabımız. Bir ailenin bir sülale olmasıyla beraber değişen dünyayı inceliyoruz. Değişen dünyayı bu ailede buluyoruz. Bu değişimi okurken, koskoca olmuş bir ailenin yavaş yavaş yok olmasını ve kalabalık hayaliyle yapılmış o koskoca evin yıkılışına kadar içimdeki burukluğun giderek artmasını net bir şekilde hissettim. Zaten geçmişin kayboluşu beni her zaman gereğinden fazla üzmüştür. Ailemizin kandan kana aktarılan belirli özellikleri var ve bu özellikler sürekli en uçta olacak şekilde aktarılıyor. Ursula'nın soyunun domuz kuyruğu bu özellikler olmalı. Aileden iyi olan biri iyi olacaksa bile kararında iyi olamıyor ve en sonunda melekler gibi gökyüzüne uçuyor. 'Büyülü Gerçekçilik' kullanılarak yapılmış her esere hayranım ve burada da gerçekten çok iyi kullanılmış. Kitap, yazarımızın bir otobiyografisi gibi ve yazarın hayatını küçük doğaüstü olaylar katarak anlatması o kadar etkileyici ki.. Yazar, dedesinden duyduğu Muz Şirketinin devletle yaptığı katliamı da koymuş bu esere. Gitgide Muz Cumhuriyetine dönüşen bir ülke vatandaşı olarak o kısa kısmı okumak bana çok zor geldi. Kitabı okuması pek kolay değil bunu söylemeliyim. Yine de bittiğinde nenenizden bir hikaye dinlemiş hissi veriyor.
Yüzyıllık Yalnızlık
Yüzyıllık YalnızlıkGabriel Garcia Marquez · Can Yayınları · 202036,4bin okunma
·
8 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.