Bugün eğitim dediğimiz şeyin gerçek yaratıcılığın, aslında yaşamsal merakın, teşvik edilmesi ile ilgisi yoktur. Çağdaş eğitim sistemleri, 'bir yerden bir şey çıkarma' ve her çocuk ya da gencin içindeki atıl potansiyeli gerçekleştirme çabası olmak yerine, oraya 'bir şey sokmak' ile ilgilenmektedir. İlgilendikleri şey kafaların olgular ve rakamlarla ve okulların günümüzün son derece rekabetçi sıralamalardaki yerini yükseltecek sınavları geçmek için gereken bilgilerle tıka basa doldurulmasıdır. Ayrıca, tabii ki öğrencilerin daha yüksek bir eğitim seviyesine ulaşmaları ve iyi parasal getiri sağlayacak bir iş bulma şanslarının arttırılması istenir. Eğitim, gençleri sabit öğrenme örüntülerine bağlamaya çalışan bir sınav fabrikası olduğu sürece toplumun daha iyiye gitmesi imkansız olacak ve statüko hayatımızın tüm alanlarını steril ellerinde tutmaya devam edecektir.