Gönderi

"Tekirdağ'da Recep Özkan, indirim isteğini reddeden 3 çocuk annesi dönerci Kader Balcı'yı bıçaklayarak öldürdü. Şahsın 7 yıl önce de babasını öldürdüğü öğrenilirken, hayatını kaybeden kadının son anlarında çevresine toplanan esnafa "Abi çocuklarım görmesin beni" dediği ortaya çıktı." Ben sizin adalet anlayışınıza tüküreyim, bu Ceza Kanunu'nu İtalya'dan mı aldınız, nereden aldınızsa alın onların da sizin de ... Yaşam hakkı kutsaldır, tamam, ama bir kişi bu hakkı kaybedebilir, mesela bir başkasının yaşam hakkına kastederek! Eğer toplumsal kurallardan, birlikte yaşamaktan bahsediyorsanız, şunu bilmeniz lazım babasını veya bir başkasını öldüren bir adamı tekrardan toplumun içine hiçbir şartta salamazsınız. Ve bunu kanun emrediyorsa bu kanun kabuledilebilir bir kanun değildir.... haberler.com/son-dakika-habe...
··
29 views
RA okurunun profil resmi
Bakın bir milyon tane örneğini sayabilirim, daha önceki yıllardan 20-30 hırsızlık suçundan bir şekilde sıyrılmış adam en son girdiği evde hamile kadının bileziklerini çıkaramayınca satır ile iki elini de kesmiş ve bilezikleri alıp çıkmıştı akşam işten dönen koca bu manzara ile karşılaşmıştı. 20 defa hırsızlık yapan bir adamı toplumun içine salamazsınız. Bu adamları öldüremeyiz diyorsunuz (idam olmaz) ama bu adamlar gidip masum insanları öldürüyor. Buna neden körsünüz!
Atiye okurunun profil resmi
Kanunların cezalar için yetersiz olduğunu, uygulanan indirimlerin yanlış olduğunu düşünebilirsiniz. Ancak idam istemek bambaşka bir boyut. Linkteki haber üzerinden konuşayım: failin akli dengesinin bozuk olduğuna dair yüzde 41 raporu var. Böyle bir raporu olan insanın nasıl dışarda rahatça gezebildiğini düşünmek gerek önce. Neden tedavi edilmiyor, neden hastanede değil, neden herhangi bir tedbir uygulanmamış? Uygulansa daha farklı olur muydu? Veya yorumda yazdığınız olay için soruyorum, olayın ayrıntısını biliyor musunuz? 20-30 hırsızlık suçundan bir şekilde sıyrıldığı nerden biliniyor? Yoksa bu kişi akıl hastası ve gerekli tedbirler alınmadığı için mi bunlar olmuş? Bunları da sormak gerek. "20-30 hırsızlık suçu" demek bile bir garip geliyor bana açıkçası. Çünkü kulaktan dolma anlatıldığı ve özensizce bir sonuca varılabileceği belli oluyor. Çoğu olayın da böyle kulaktan dolma anlatıldığı ve tıpkı olayların failleri gibi, olayları anlatanların da bir hınç ve öfkeyle idam istedikleri düşünüldüğünde de hiç sağlıklı bir sonuç ortaya çıkacağını düşünmüyorum. Birisini canice öldüren birisi için, yine aynı şeyi o kişiye reva görüyorsunuz çünkü. Topluma tekrar kazandırmak gibi uzun ve zahmetli ancak uzun vadede çok daha etkili olabilen bir çözüm yerine, kolaya kaçıp idam istiyorsunuz.
RA okurunun profil resmi
Öncelikle düşüncenizi anlayışla karşılıyorum, buna benzer durumları ilk kez dile getirmiyorum ve son kez olmayacak gibi görünüyor (şu anki görüşüme göre) ve genel olarak hukuk öğrencileri böyle durumlarda ilk yaptıkları itiraz budur, "yalan yanlış bilgiler ile" öğrenciler dedim dikkat ederseniz. Çünkü Hukuk öğretim üyeleri yani yıllarca bu işin içinde olan hocalarımızla konuşma fırsatım çok oldu -siyasi olmadığı sürece- buna benzer bir itiraz ile hiç karşılaşmadım. Onlardan idama karşı olanlar vardı ama şöyle diyenler çıktı, adalet sisteminde yanlış kararlar verilme durumu olabiliyor ve bazen bunlar fark edilip sonrasında düzeltme imkanı sağlanabilir, mesela hapis yatarken serbest kalabilir, ya da tazminatlık bir durum varsa o ödenebilir, iadeyi itibar edilebilir vs. ancak idamın geri dönüşü olmaz. Yani bu şekilde itirazlar gördüm öğretim üyelerinden dediğim şekilde yalan yanlış bilgiler olarak hiç duymadım. Böyle bir durum neden gerçekleşebilir diye düşündüğüm zaman şunu rahatlıkla gördüm; çünkü bu işin içinde olanlar çok iyi biliyorlar ki adalet her zaman tecelli etmez! Şimdi nasıl etmez diye bunu uzun uzun anlatmama gerek, şundan, bundan ondan. Yani hadi diyelim, bu haber yalan yanlış hadi diyelim bir sonraki aynı şekilde. anitsayac.com buradan Türkiye'de gerçekleşen herhangi biri seçilerek yolumuza kaldığımız yerden devam edebiliriz!? Bir engel çıkmaz herhalde. kasten adam öldürmenin cezası belli, indirimlerle aldığı cezalar belli, ki bunlar da bir kaçış yolunu bulmazlarsa. Bunu burada bırakalım ikincisine geçelim -dediğim o haberde Adana'da gerçekleşmişti- kış aylarında dışarda kalmamak için keyfi olarak hırsızlık yapanlar var çünkü alacakları süreler belli! Açıkçası buna şaşırmanıza şaşırdım. Onu da geçelim, aflarla kimlerin kimlerin dışarı çıktığına bakalım.!? Peki bunları bir tarafa bırakalım siz kanunların yeterli olduğunu yani insanın yaptığı bir şey sonuçta hatasız olduğunu, toplumun vicdanını zedelemediğine inanıyor musunuz? Ki, muhtemelen hayır diyeceksiniz, yetersiz görürsünüz, o zaman bu eleştirime de karşı çıkmamanız lazım. Bugün doktora almak için, alanına göre yurt dışında bir ülkede 3-6 ay gibi bir süre geçiriyorlar . Niye, çünkü onlardan çok geride olduğumuz için sebebini de söylemiş olayım; kaynak anlamında, işleniş anlamında veya başka bir eksiklikten dolayı... Yani kısacası gerideyiz. Bunları neden açıkladım çünkü siz buna karşı çıkmışsınız bir de idama karşı çıkmışsınız özel olarak. Şimdi idama gelelim yani tamam bunlar oluyor ama idam değil ıslah edelim. Türkiye'de bazı sebeplerden dolayı (ki bana göre tamamen siyasi) idam kaldırıldı. Peki bu söylediğinizi kanıtlayacak bir durum yaşandı mı? Islaha dönük bir şeyler yapıldı mı? Diyeceksiniz ben de onu söylüyorum işte yapsınlar. O zaman ben de şunu söylüyorum, o kanıtlayacak şekilde yaptıklarında o zaman idamı kaldırsınlar. Ben bir canımı kaybederek, dünyaya bir defa geldiğimi bu hakkı kaybederek onların sistemini bekleyemem. Bu size verdiğim cevap. Kendi görüşüme gelince, bu ıslah edilebilir bir şey değildir, evet koşullar insanları bu noktaya götürüyor onu kabul ediyorum, kimse katil doğmuyor ama bu dünya şartlarında da bu olumsuzluk şartlarını (katilliğe götüren şartları) tamamen ortadan kaldırmak mümkün değildir. Dolasıyla bir karakter oturduktan sonra ve karakter suça meyilli olup suç işliyorsa bunun ağır şekilde cezasını alması gerekiyor. Ve can alan canını vermek zorundadır. Benim hayat felsefem budur. Tahmin yürütüyorum, eğer gelip senin gözlerinin önünde senin aileni katledersem ve sen hiçbir ceza almayacağını düşürsen, elinde de fırsat olursa beni orada lime lime edersin ( hayır efendim öyle şey yapmam diyebilirsin, bu bana inandırıcı gelmez çünkü insanı bu kadarcık tanıyorum). Yani sizin görüşünüze baktığımda fazlasıyla iyimser. Son olarak şunu da söyleyeyim idam getirin ve gidin yatın demiyorum. Bu olumsuz şartlar üzerinde çalışmalar devam edecek, mümkün mertebe düzeltilecek, ben idam tek çözüm demiyorum, bu durumlar gerçekleştiğinde idam şart diyorum. Yani bu suç işlendiği zaman devletin vereceği tek ceza idamdır, diyorum! Birini adam öldürüyor birini devlet ne fark eder, Bir İdam Mahkumunun Son Günü'nde de işlenen düşünce gibi. Fark şu, biri masum birini öldürüyor, diğeri masum birini öldüren suçlu birini öldürüyor.
3 next answer
Ihlamur Düşleri okurunun profil resmi
Yöneten zorbalık yaparsa halk adaleti mi düşünür! Birbirimizi doğraya doğraya yaşıyoruz işte. Güçlülerin hukuku dedikleri tam da bu değil mi..? Yazık şu ülkeye...hayatlarımıza..~
Iroh Amca okurunun profil resmi
Böyle bir dünyayı, merhametli bir tanrının varlığıyla birlikte açıklamaya çalışmak çok saçma.
RA okurunun profil resmi
YA İDAMI GETİRİRSİNİZ YA DA BIRAKIRSINIZ ANARŞİ HAKİM OLACAK, HERKES KENDİ ADALETİNİ SAĞLAYACAK. GÜÇLÜ OLAN AYAKTA KALACAK, ZAYIF OLAN EZİLİP YOK OLACAK. EN AZINDAN MİLYON TANE KANUNLARINIZA BOYUN EĞMEK ZORUNDA KALMADAN, SİZİN İÇİN KÖLE GİBİ ÇALIŞMADAN, BİR GÜN DAHİ OLSA ÖZGÜR İRADESİYLE YAŞAMIŞ OLACAK. Lanet olasıcalar...
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.