Stefan Zweig bu 90 sayfalık kitabında olgun bir kadının hiç tanımadığı genç bir erkek için yaptıklarını anlatarak kendi halindeki
olgun insanların bile kimsenin onlardan beklenilmeyeceği şekilde aşır tutkularının peşinde koşup mantıksızca hareket edebileceklerini göstermek istemiş.
Hani bazen birşeyi yada birisini aşırı bir şekilde arzularsın ama içindeki bişey harekete geçmeni engeler bu utanç olabilir korku olabilir yada başka bişey fark etmez.İşte Stefan
Zweig ın bu kitabını okurken o içimizdeki bizi kalbimizin sesini dinlemekten alıkoyan o şey o iç görü olmasaydı neler olurdu onu görüyoruz. Tek günde okunulabilecek aşırı akıcı bir roman
eğer nokta nokta konuda kalbimin sesini dinleseydim ne olurdu diye kendinize soruyorsanız bu kitap tamda size göre