Şiir ve öyküden oluşan "Yalnızlık Hariç Değil" de sürrealizm etkileri oldukça görülüyor. Nesneler kişisellestiriliyor, nesneler üzerinden insan anlatılıyor temasi ölüm olan..
Kitaba ismini veren öyküde ki karakter Nazan'ı tanımlarken yazar;
"Sessizliğe düşkün soğuk mizaçlıydı. Pek sıcak davranmazdı kimseye. Çünkü bir süre sonra soğurdu insan,biliyordu." diyor. Kendimi bulduğum bir cümle oldu benim için.
"Aklî melekelerinden şüphelenmeye başladım desem yalan olmaz. Fakat o bunu bilmiyor. İnsan ikiyüzlüdür dostum, ihaneti sever ve de nankördür. " diyor "Rüzgar" öyküsünde. Ne de güzel tanımlıyor insanı.
"Kuş Göçü" öyküsünde bir metafor örnegi olarak güvercinin sürüden ayrılması yola çıktıklarını, yolda bulduklarına değişirsen yolunu kaybedersin dercesine güvercin üzerinden insanın güzellikler karşısında ki yanılgısına bir örnekti.