Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

UZAYDAKİ AKILLI YAŞAM FORMLARININ BİZİMLE İLETİŞİM KURMASI VEYA BİZİ ANLAMASI MÜMKÜN MÜ? Sohbet, çok yakın olmadıkça, pratik değildir. Nedenini anlamak için Samanyolu’nun bir milyon uzaylı toplumla dolu olduğunu hayal edin. Bize en yakın olan, yaklaşık 100 ışık yılı uzaklıkta olacaktır. Bu kozmik komşulardan bir sinyal tespit edersek ve mikrofonu alıp bir soru sorarsak, yanıtın gelmesi en az 200 yıl sürecektir. Bu yüzden konuşmaya güvenmeyin. Peki, aldığımız sinyali anlayabilecek miyiz? Bu, Julius Caesar’ın 2000 yıl önce kaleme aldığı metinleri okumanın, onunla konuşamıyor olsak bile, yine de ilginç olmasına benzer. Uzaylılar onları anlamamızı isterlerse, tıpkı çocuk kitapları yazarlarının yaptığı gibi, bu işi basitleştirmeli. Bazı insanlar, Dünya dışı varlıkların, müzik veya matematik kullanarak mesajlarını bizim için basitleştirebileceğini ileri sürdü çünkü bunlar ikimizin de bilebileceği şeyler. Ancak açıkçası matematikle veya melodiyle iletişim kurmak kolay değil, mesela ailenizi müzikle nasıl tanımlayacaksınız? Muhtemelen daha iyi bir strateji, bize çok fazla bilgi göndermektir. Bu, Maya yazıtlarını ve hatta Mısır hiyerogliflerini çözmeye çalışan araştırmacıları taklit etmemize olanak tanıyacak. Çalışmaya, metinde tekrarlayan karakterleri arayarak başladılar. Gerçekten uzun bir mesajda, bol miktarda tekrar olacaktır. Uzaylıların ne dediğini anlamak istiyorsak, bize gigabaytlarca veri göndermelerini ummalıyız.
1 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.