Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

128 syf.
·
Puan vermedi
Şakiroğlu, hayatının anlamı kaybettiğin yerde kitabında mutlusuzluk kavramından söz etmekte. Mutsuzluk, sahip olduğunuz bir şeyin kaybedilmesi durumunda ortaya çıkarken, mutlusuzluk arzu edinilen şeyin sahip olunamaması durumunda orta çıkıyor. Sorun sıradanlığımızı kaybettiğimizde başlıyor ve değersizlik hissinden değil kendimizi aşırı değerli zannetmemizden kaynaklanıyor. Biricik özel değerlisin diye büyütülüp hep mutluluğu hal ettiğini düşünen kişinin yaşadığı mutluluk yoksunluğudur. İnsanların yaşamlarını sona erdirmelerinde asıl nedenin mutsuz oldukları için değil mutlu olamamak olduğu ileri sürülüyor. Yokluk varlıkta delik açar yani sahip olunmayan şeyler peşinde elindekilerin kıymetini bilrmemek sürekli bir tatminsizlik yaşatır. Mutsuz olduğjmuzda hemen bu duygudan kurtulmaya çalışırız ve bu nedenle haz peşine düşer, o haz nesnesine ulaşamadığımız anda da mutlusuzluk yaşarız. Olumsuz duyguyu yadsıyarak daha hafif bir yoksunluğa katlanmaya odaklanırız. Duygu düzenleme güçlüğü yaşarız. Oyuncakçı dükkanı önünde ağlayan çovuk da mutlusuz. Eğer oyuncağı alırsanız o duyguyu pekiştirmiş oluruz. Almazsak bu duygu ve yoksunluk ile baş etmesini sağlamış oluruz. Haz prşinde koşan mutluluk canavarı yetiştirmek istemiyorsak olunsuz diye adlandırılan ( ki kime göre neye göre) duygu ile başbaşa bırakabilmek gerekiyor. Aslında çocukları tatminsiz mutlusuz yapan da ebeveynler; canı sıkılmasına asla izin vermemek, önce hayır deyip ağlayınca isteklerini yerine getirmek, her hafta ayrı bir hobi spor dalı için bir kursa göndermek, sürekli farklı, özel ve değerli olduğunu hatırlatıp mutlu olmak onun hakkı mesajını vermek. Bireylerin neasıl mutlu olurum diye değil neden mutsuzum diye sorması gerekiyor. Yoksa nasıl mutlu olurum diye kişisel gelişim, meditasyon yoga peşinde koşmak yerine mutsuzluğumu anlayıp onunla baş etmeye çalışsak yaşantımızdan daha tatmin oluruz. Peki ne yapaılabilir? Anlamları yeniden anlamadırmak, ne yapmak istiyorum hayattaki amacım ne diye sormak, ertelediğimiz şeylerle yüzleşmek, enerjinizi emen psikovampirlerden uzak durmak, şikayet etmemek, sosyalleşmek, seçin yapmak ve sorumluluğunu almak, tüm duygularımızı fark etmek ve kontrolü ele almak. Olumsuz duygu yoktur o duyguyu olumsuz kullanan kişi vardır. Olumsuz duygu ile be yapacağını bilmek. Ne söylüyor bakmak. Başkalrınındayattığı seçimlerle değil kendi seçinlerinizle yaşayı öğrenmekte fayda var. Yoksa özgür hissedemeyiz. Diğerlerinin tercihini kendi tercihiymiş gibi yaşayıp hayatı kazanıp kendini kaybetmek riski ile karşılaşırız. Dünya adalatsiz mi onu adalatsiz kılan da insan. İnsani hırslardan arındığında dünya masum kalıyor. Evrene mesaj göndermekle işler yürümüyor. Bizim dilrğimizi duyacak evren 21 milyar yaşında ve sen dahil kaç kişi geldi ve geçti evren napsın. Çocuklara duygu düzenleme konusunda model olunmalı. Diğerlerinin duygularının kontrol dışında olduğunu gören ve bunu deneyimleyen çocuklar kendi duyhularını düzenlemede sıkıntı yaşarlar. Yeniden anlamlandırma; Anlam yaşama dair pozisyonumuzdur. İnsan hayatın içinde anlamlarını bulmaz aanlamların içinde hayatı bulur. Hayata yüklediği anlamlar içinde var olur. Aslında insanın bencilliği doyumsuzluğu bitmiyor çünkü yüklenilen anlamlar buna itiyor. Başkalarının ihtiyaçlarını karşılmak için değil de kendi ihtiyaçları karşılansın diye toplumsallaşan insandır. Fears of missing out; olan biteni kaçırma korkusu mutlusuzluk yaşama sebeplerinden ve anlamın yanlış kodlanması ile ilgili. Yeniden anlamlandırma ile mutlusuzluk semptomları ile baş edielebilir. Mutlusuzluğu tetikleyen ve hayatı zorlaştıran 4 başlık var; şikayet, doyumsuzluk, dürtüsellik ve gelişmeleri kaçırma korkusu. Bunların içinde barındırdığı soruları cevaplayarak anlamlandırmayı yeniden anlamlandırırız.
Hayatının Anlamı Kaybettiğin Yerde
Hayatının Anlamı Kaybettiğin YerdeMehmet Şakiroğlu · Destek Yayınları · 2021116 okunma
·
21 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.