Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

Efendimiz Bedir’e gitmeye hazırlanırken âlime kadın Ümmü Varaka gelir ve şöyle bir ricada bulunur: “Yâ Rasûlallah! Lev ezinte lî feğazevtu me’aküm... Müsaade buyursanız da Bedir’de sizinle cihad edip hastalarınızı, yaralılarınızı tedavi etsem; belki Allah Teâlâ beni şehadetle şereflendirir.” Evde Şehadet Ümmü Varaka Allah yolunda meydanlarda cihadetme talebinde bulunana kadar evinde kadınlara İslâm’ı anlatır, Medine’deki çocuklara da Kur’an-ı Kerîm öğretirdi. Allah Rasûlü de zaman zaman onun medrese hükmünde olan evini ziyaret eder, ona hayır duada bulunurdu. Efendimiz hem mahremiyet sebebiyle hem de muallime olması hasebiyle Ümmü Varaka’nın cihada katılmasına sıcak bakmadı fakat ona, istediği şehadete evinde nail olacağını müjdeledi. Her ne kadar Ümmü Varaka Allah Rasûlü’ne “Ben doktorum, Bedir’de hem cihad etmek, hem İslâm ordusunun yaralarını sarmak, bu yolda ter dökmek sonra da şehid olmak istiyorum” dese de Allah Rasûlü , kadının evdeki konumunun Bedir’deki mevziler kadar önemli olduğunu söyledi: “Yâ Ümme Varaka! Uk‘udî fî bey-tiki... Evinde kal Ey Ümmü Varaka! Şüphesiz ki Allah Teâlâ arzuladığın şehadeti sana evinde nasip edecek.” Ümmü Varaka bu konuşmadan sonra Bedir’e gitmekten vazgeçer ve evine döner. Kısa zamanda evi büyük bir İslâm Okulu haline gelir. Yıllarca o evde Müslümanların çocuklarına Allah’ın ayetlerini, Rasûlü’nün , sünnetini öğretir. İslâm kadınları da Ümmü Varaka’nın evinde toplanır, İslâm’ın ne olduğunu ve nasıl yaşanacağını ondan öğrenir. Ümmü Varaka yıllarca gündüz ders verdi, gece sabahlara kadar Kur’an-ı Kerîm okudu. Hz. Ömer Medine’de bir sabah, sahâbeye, “Allah’a yemin olsun ki dün gece teyzem Ümmü Varaka’nın Kur’an-ı Kerîm kıraatini duyamadım” buyurdu. Vakit kaybetmeden Ümmü Varaka’nın evine gitti, içeri girince onu bir köşede şehid edilmiş halde buldu. Hadise üzerine Hz. Ömer , Allah Rasûlü’nün yıllar önce bildirdiği şehadet haberini kasdederek: “Sadakallahu ve Rasûlüh/Allah ve Rasûlü doğru söyledi” buyurdu. Ümmü Varaka zamanında da kadınları istikâmetten alıkoyacak meşguliyetler vardı. Nitekim Bizans ve Kisra hikâyeleri okumaları ya da şiir dinletileri kadınlar arasında revaçtaydı. Bir mecliste bir kadın hikaye okur, diğerleri de saatlerce onu dinlerdi. Fakat Allah Rasûlü’nün kadın öğrencileri toplumun dönüşümünde aktif olarak görev aldı, hikaye ve şiire karşı Kur’an okudu okuttu, Allah Rasûlü’nü anlattı.
·
14 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.