Bu kitapta bir kez daha anladım ki, hiç bir ayrılık acısı ölüm acısı kadar olamaz.
Cok sakin bir dilde yazılmış olan, kahramanımız Ayca' nın Eskisehir de üniversiteye başlaması ile, zamansız ve yanlış kişi ile yaşadigi bir aşk hikâyesini anlatan bu kitap, insanı gençliğine ve sıcacık duygulara götürüyor. Ancak birşey dikkatimi çekti ki; bu kitabin gecnlerinde okuyacağını düşünürsek; alkole fazla yer verilmiş. Her aşk acısı çeken bira içmeli gibi bir algı oluştu bende.
Ayça akıllı, neye karar vereceğini bilen bir genç kızımız ama ne yazık ki duygusal oluşu onu çok fazla üzüyor. Ayça' nın aşkı Kuzey Efe tipik kendini düşünen, ne istediğini bilmeyen bencil bir delikanlı. Ne Ayca' dan ne de eski sevgilisi Betül' den vazgeçebiliyor. Ayca sevgisi ve sevdiği adam uğruna büyük mücadeleler veriyor. Çok sakin bir üslupla yazılan bu kitabin son sayfaları kitaba bomba gibi düşüp, bende ağır bir hüzün yarattı. Çünkü annesi, üstelik te adının Nurten oluşu ve sonunda ölmesi beni çok üzdü. Hızlıca okuduğum bu kitabı, son sayfaları elimde bu yüzden süründü .
Iki kitap arası, dinlendirici güzel bir etkisi olan bu kitap için yazarımıza teşekkür ederim. Emeklerine, fikrine sağlık. Ilhami ve okuru bol olsun inşallah.