Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

56 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
İnsan Bir Kere Yaşamalı
Can dostumun salık vermesi üzerine okuduğum ve benim için tartıya gelmez tesirlere hâiz bir eser idi. Kimileri bu eseri masal kimileri de hikâye olarak niteleyebilir. Ancak benim dikkat çekmek istediğim, eserin ne tür karmaşasını çözümlemek ne de bir tür çıkmazında kalem oynatmaktır. Açıkçası bir edebiyat talebesi olarak söz de akademik (!) olanların bu absürt karmaşalara şu taşıyanlar olması beni hep derinden müteessir kılmıştır. Bahsimize konu olan eserin incelemesi için de çok tafsilatlı yazmayacağım.Azeri asıllı İranlı bir muallim olan Samet Behrengi'nin kaleme aldığı müstesnâ bir eserdir. Denizde yaşayan canlıların ve çevresinde yaşamakta olan denizle ilgisi bulunan diğer canlılarında diyaloglar ile verildiği hoş bir eser. Kurgu eserin ana kahramanı olan "Küçük Kara Balık"ın yolculuğa çıkması üzerinden kendisini gösterir. Tema ve ana fikir işte bu yolculuk kurgusu üzerinden okuyucuya aktarılmak istenir. Tabii kurgu olarak yaşlı bir balığın aslında çevresinde bulunan balıklara masal anlatması ile başlar. Bura da şunu söyleyebiliriz, iç içe geçirilmiş iki hikâye söz konusudur. Ancak masal anlatısı olarak başlayan ana hikâye yahut ana kurgu elbette Küçük Kara Balığın macerasının anlatılmaya başladığı bölümdür. Okuyucuların hakkına girip tam bir kurgu vermekten imtina ederim. Çünkü eser hakkında önceden edinilen bilgiler okuyucunun zihnini sınırlar. Kurgu küçük balığın (Küçük Kara Balık) yaşadığı yerden çıkma isteği ile başlar (yol, yolculuk). Bu yolculuğu sırasında muhtelif tehlikeler ile mücadele eder. En nihayetinde bir balıkçıl karnından dışarı çıkmak için kurnazca davranır. Fakat balıkçıl suya düşer, ancak küçük balıktan (Küçük Kara Balık) ne ses ne de görüntü kalır. Eser böylece nihayete erer. Eserin teması insanların yaşamı dar bir alana ve muayyen normların baskın söylevler ile yaşamasını tenkit etmektir. Mâmâfih küçük balık bu normların baskın söylevlerinden sıyrılmak ve başka diyarların canlıları ile de irtibat kurmak ister. Şu alıntı cümle ile "Benim derdim su birikintisinin sınırları değil; benim derdim, denizi düşünmemiş balıklarla yaşamak." bu hususta daha farklı bir pencere açabiliriz. Küçük Kara Balık hem bir kimlik buhranı içerisindedir hem de bu söylevi ile kendini değerli hissedeceği yani ddüşünmeyenlere düşüncesini anlatabilme gayesindedir. Kısaca Küçük Kara Balık olumlu-olumsuz iki tip olarak verilir. Olumlu yönü yaşadığı ve bulunduğu yeri sorgulamaktır. Olumsuz yönü ise hiç düşünmeyen insanlara kendi duygularını ve düşüncelerini aktarmak için yolculuğa çıkmak. Küçük Kara Balık bu sözü ile ayrıca kendini var etmek ister. Çünkü bulunduğu yaşam alanı yosunlar arasında kalmak ve kendini ifade, yahut ayın aksini dahi izleyememesidir. Küçük Prens'ten daha etkileyici ve sürükleyici idi. Yüklendiği misyon ile daha da ön plana çıkmıştır demek doğru olur. Türkiye'de 12 Eylül sürecinde yasaklanan bu eser İran'da hâlâ yasaktır. Dikta yönetimleri tenkit etme yönüyle de güzel bir eserdi. Çocuk kitabı olarak nitelendirilse de "yetişkini yetiştirecek" büyüklükte eser dememiz izafî olsa da büyük öneme hâizdir. Bu tavsiyen için teşekkürler güzel dostum. İyi okumalar...
Küçük Kara Balık
Küçük Kara BalıkSamed Behrengi · Kapra Yayınları · 202031,2bin okunma
·
33 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.