Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

88 syf.
·
Puan vermedi
·
1 saatte okudu
Dostoyevskinin bu kısa hikayesinde Petersburg’da yaşayan, hayalperest ve kendini yalnız olarak tasvir eden bir adamın başından geçen 4 günü okuyoruz. Öyle yalnız ki, dışarıda gördüğü kimseyi unutmuyor, onlarla hiç konuşmadığı halde, sırf yanından geçtiler diye onları arkadaşı sayacak kadar yalnız. Ve bu durumu hiç yadırgamadan anlamış olmam biraz kalbimi kırdı. Neyse. Devam. Bir akşam, rıhtımda Nastenka adında ağlayan bir kızla karşılaşan kahramanımız çok kısa bir sürede onunla arkadaş oluyor (kezban Nastenka’nın “bana aşık olmayacaksan arkadaş olalım” şartından sonra elbette..) ve birbirlerine yaşam hikayelerini anlatıyorlar. Her gün akşam bir parkta oturup sohbet ediyorlar. Kahramanımız hemen kıza aşık oluyor fakat kızın zaten beklediği bir sevdiği vardır. Fakat onu da karşılıksız bırakmıyor. (Bu çok sinir bozucuydu) Bu evrede, günümüz aşklarını aratmayacak kadar hızlı bir aşk öyküsüne dönüşüyor hikaye. (Aşk denemez aslında, en azından kız açısından) Biraz Nastenka’dan bahsedelim şimdi. Koruyucu yaşlı ninesinin yanında yaşayan, dısarıdaki hayata karşı meraklı bir genç kız. (Yaşından ve belki de görmemişliğinden bu kezbanlığını hoş görebilirim belki de) Evlerine kiracı gelen genç bir adama aşık oluyor, adam 1 yıllığına başka şehire gidecegini, döndüğünde hala onu seviyor olursa onunla evlenmek istediğini söylüyor. İşte kahramanımız ve Nastenka’nın karsılaştıkları zaman da tam bu 1yılın dolduğu zaman. Adam gelmiş ama sesi soluğu cıkmıyor.. Nastenka, bu sohbet akşamlarında kahramanımıza dert yanıyor ve tavsiye istiyor. Neyse, kahramanımız da yüreğine taş basarak, ona yardım ediyor ve ikisini birleştirmeye çalışıyor. (Mektup ulastırır vs) Gelin görün ki adam gelmiyor. Bunun üzerine Kezban Nastenka, madem biri gitti diğerine kendimi yamayayım diyerek bir durum değerlendirmesi yapıyor ve seni seviyorum zırt pırt aslında onu unuttum bile...vb palavralar sıkarak, kahramanımızla el ele ortamdan ayrılıyor. Şu işe bakın, karsıdan kim de geliyor? O adam! Nastenka hüzünlü yalnız aşık adamımızın elini bırakıp, kelimenin gerçek anlamıyla, “koca istiyorum gel beni al” diyen meşhur kadının edasıyla diğer adamımıza koşuyor. Allah seni bildiği gibi yapsın bacım. Aslında okurken buna şaşırmıyorsunuz çünkü kızımız zaten konusmalarıyla ergenliğini belli etmişti. Hele bir de adamın gelmeyecegini anlayınca kahramanımıza bir anda aşık olması onun hercailiğini gösteriyor. Son olarak kitabın ismi; St. petersburg’da coğrafi konum nedeniyle, mayısın son haftası başlayıp temmuzun 15ine kadar devam eden, bitmek bilmeyen gündüzlerden geliyor. Hava kararmıyor.
Beyaz Geceler
Beyaz GecelerFyodor Dostoyevski · Karbon Kitaplar · 201974,2bin okunma
·
12 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.