"İnsan, var olduğu günden bu yana sürekli olarak, içinde yaşadığı dünyayı ve evreni tanımaya ve anlamaya çalışmış, ancak bu çabası içinde en az tanıyabildiği varlık yine kendisi olmuştur." Engin Geçtan bu kitabında; kendimizi bildiğimiz andan itibaren anlamaya çalıştığımız dünyayı, bizi, insan ilişkilerini 30 yıllık psikiyatri deneyimiyle anlatmış. Bazen kolayca ve gururla "işte bu ben" diyebileceğimiz, bazen de benimsemekte zorlansak da içten içe kabul etmek zorunda kalacağımız insanlık hallerimizi, naif bir dille aktarmış. İnsanlar ve insan ilişkileri adına altını çizdiğim, hayatıma uyarlamak istediğim çok iyi tespitleri var Engin Geçtan'ın fakat kitabı çok sevmemin asıl nedeni kullandığı naif dil. "İnsanlar vardır" diyor Engin Geçtan; aynı olaya farklı tepkiler veren. Bu tepkilerin sebepleri vardır ve bize yansıyan sonuçları. Bu sonuçlar çoğu zaman bizi tatmin etse de, derinine indiğimizde verdiğimiz tepkilerin sebeplerinin yıllarca adım adım işlediğimiz, istemsizce kullandığımız savunma mekanizmamızın bir sonucu olduğunu ve aldığımız bu sonuçların aslında bizi ne kadar tatmin ettiğini sorgulamamız sağlanmış. Toplum "normallerini" aşmamak adına ne kadar enerji harcadığımızın ve bu yolda kendimizi değil toplumun bize normal olarak gösterdiği hayatı yaşamakta olduğumuzu, aslında normalin "kişinin kendini iyi hissedebilmesi" olduğunu fark etmemizi istemiş. Bir oturuşta, bir okuyuşla değil başucumuzda bulundurarak okuyabileceğimiz, belki de yıllar içinde özümseyebileceğimiz, her ruh halinde her yaşımızda farklı bir tat alacağımız bir eser "İnsan Olmak". Tekrar tekrar okuyacağım. Çok sevdiğim arkadaşımın bana hediye ettiği gibi; daha çok kişi okusun, Engin Geçtan'la ve 'kendisiyle tanışsın' diye hediye edeceğim ilk kitaplardan biri olacak.

İnsan OlmakEngin Geçtan · Metis Yayınları · 201923,2bin okunma

·

9 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Beyaz Kitaplık