ayh! okurken nefes nefese kalıp "ne oluyor ben neredeyim şimdi ne yaşıyorum yahu?!" diye serzenişlerde bulunduğum bir kitap bu.
her şey o kadar hızlı ve o kadar ani oluyor ki bir sayfa sonra ne okuyacağımı asla ama asla kestiremiyorum. kendimi gerçekten arthur gibi hissediyorum. okuduklarımın hızına ben yetişemiyorken arthur nasıl yetişiyor bilemiyorum doğrusu.
seri kitapların çoğunda devam kitapları ilk kitabın etkisini veremiyor. bir tık daha yavaş ilerlediğini gözlemledim ve fakat bu kitapta asla böyle bir şey yaşamadım. kitap ne ara bitti anlamadım bile. ne zaman bir kitapta böylesine güldüm anımsamıyorum.
yine yol arkadaşım
Zek . e tabi, aksi inkar dahi edilemez. onun canlı mavi ve benim soluk pembe havlularımız her daim hazır. yo asla panik de yok.