Oldukça farklı bir Agatha Christie romanı olduğunu belirterek başlamalıyım. Gerek giriş olarak modern tarz polisiye romanları andıran bir giriş ve gerekse de anlatım tarzı olarak farklı bir olay yapılmış.
Poirot, Lamb ve Dick üçlüsünün çok iyi iş çıkardığına inanıyorum. Shelia Webb kendisine bir telefon geldiğinde Wilbraham Crescent’te 19 numaraya gider. Evde bir cesetle karşılaşır ve ölen adamı bulan bir kız ve bir görmek engelli kadın vardır. Ortada ortak olan yalnızca saatlerdir (kitabın adı buradan geliyordur) ve tüm saatler 16.13’te durmuştur. Ardından olaylara Poirot olaylara dahil olur...
Okuduğum iyi Agatha Christie kitaplarından birisiydi ve hiç sıkılmadım. Kendimi öyle bir kaptırmışım ki aralıksız, nefessiz de diyebiliriz, 2.5 saatte bitirdiğim bir eser oldu. Keyifli okumalar dilerim..