Dindarlığı var kılan şey, bizatihi insanın kendi nefsini ve edimlerini sürekli bir sorgulamaya tâbi tutabilmesi, korku ve ümit arasında yaşadığı sürgit gerilimdir. Dünyanın gelip geçici olduğunu, maddi olan her şeyin zevale doğru yol aldığını, hâsılı kelam, faniliği ruhunun en ücra hücrelerinde hissetmeyen bir insan, kendisini nasıl dindar olarak tanımlayabilir? Güzelliği baş tacı etmeyen, insan ilişkilerinde ve kâinatta her dem güzelliğin peşi sıra koşmayan, hayatı bir huşu ve haşyet duygusuyla taçlandırmayan kişi, bize dindarlığın alameti olarak neyi gösterebilir?
·
10 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.