Kitaptaki çoğu anlatılan yerin gerçek hayatta da böyle olması insanı biraz sarsıyor açıkcası.İvan hastalığıyla boğuşurken çevresindeki insanlar normal hayatlarına devam ediyor. Ona kendilerinin bile inanmadığı yalanlarla umut vermeye çalışıyorlar. Zaten ölüm haberinden sonra eşi alacağı maaşı düşünürken, arkadaşları boşalan yerine kimin getirileceğini düşünüyordu. Gerçek hayatta da durum bundan ibaret. Kendimizi çok önemli görüyoruz ama öldükten sonra insanlar bir-iki gün ağlıyor. Sonrasında hayat mücadelelerine devam ediyorlar. Arada bir küçük hatıralarla ölenler yad edilir. İşte bu kadar. Uğruna ömrümüzü harcadığımız bu dünya ,ölümümüzün ardından hiç olmamışız gibi davranır bize.