Gönderi

206 syf.
·
Not rated
Kaplumbağa günlüğü Kitabı okurken aklıma ilk gelen şey neden bir yazar kaplumbaları dert eder ki? diye düşündüm. Kitap birbirinden habersiz iki kişinin günlüğünden oluşuyor. Karakterlerimiz hayatının monotonluğundan sıkılmış  yazar ve kitapçıda çalışan iki kişidir. Sıkılmış hayatlarını birazcık da olsa renklendirmek için hayvanat bahçesini gezerken gördükleri kaplumbağaları özgürleştirmeyi düşünüyorlar. İlkin tek başlarına bunu düşünürken rastlantı sonucu ortak fikre sahip olduklarını anlıyorlar ve beraber kaplumbağaları özgürleştirmek için karar veriyorlar. Konu her ne kadar kaplumbağaları kaçırma gibi görünse de aslında günlükler ışığında karakterlerimizin hayatı nasıl yorumladıklarından oluşuyor. Özellikle günümüz modern çağda kalabalıklar içinde yalnızlığın nasıl bir yaşantı oluşturduğunu öğretiyor yazar bize. Bencillik, boşvermişlik, duygusuzluk ve günübirlik yaşamlara meftun olmuş insanlar. Monotonluğun ruhu kemirdiği bir yaşamda sosyal ilişkilerin samimiyetsizliği ve sıkıcılığı. İnsanların küçük de olsa  bir ortak paylaşıma nasıl ihtiyaç duyduğunu anlıyorsunuz. Konunun sıkıcı olduğunu sakın düşünmeyin, kitap kendini çok da güzel okutuyor. Ve ben beğenerek okudum. Tabi burda yazarın kalemini ustaca kullanması da çok önemli bir sebep.
Kaplumbağa Günlüğü
Kaplumbağa GünlüğüRussell Hoban · Yedi Yayınları · 202068 okunma
·
215 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.