Dünyanın her yanında, Londra'da, New York'ta,
Afrika'da, Brezilya'da, sınırların ötesindeki gizemli yasak
topraklarda, Paris'in, Berlin'in caddelerinde, uçsuz bucaksız
Rusya ovalarındaki köylerde, Çin'in, Japonya'nın pazar
yerlerinde, o kaya gibi sağlam, yenilmek bilmeyen,
doğumlarından ölümlerine dek çalışıp duran, bedenleri çocuk
doğurmaktan bozulan, ama gene de şarkılarını söylemeyi
sürdüren kadınlar vardı. O güçlü kalçaların arasından gün
gelip bilinçli bir kuşağın çıkması gerekti. Siz ölüydünüz;
gelecek onlarındı. Ama onların bedenlerini canlı tuttukları gibi
siz de kafanızı canlı tutar ve iki kere ikinin dört ettiği ilkesini
başkalarına aşılarsanız, siz de o zaman geleceği
paylaşabilirsiniz