Gönderi

Yol
İçimdeki telaşı anlatmak için kelimeler türetmeye çalışıyorum, yan yana getiriyorum ama inatla betimleyemiyorum. 2 hafta oldu seni farklı bir ülkeye göndereli. Öyle ya bavuluna kadar birlikte hazırladık. Zor oldu illa ki. Ajda Pekkan diyor ya bir şarkısında; ‘ağlarken içim güldü gözlerim’ aynen öyle işte.. Şimdi neredesin, ne yapıyorsun bilmiyorum. Bazen bilmek de istemiyorum. Saat farkının olması iyi oldu bir bakıma. En azından sen uyuyorken ben uyanığım. Uyuyor olduğunu bilmek bir nebze içime su serpiyor, tabi bir de benim uyuduğum kısım var oraya hiç gelmeyelim, öyle bir kısım yokmuş gibi; düşünmemeyi tercih ediyorum. Belirsizlik insanı yiyip bitiren. Seni bir daha görebilecek miyim, seninle yine uyuyabilecek miyim evimdeymişcesine bilemiyorum... Hani dedim ya bazen bilmek istemiyorum diye, bazen de bir o kadar bilmek istiyorum. Kendimi yalnız bırakmadım hiç seni uğurladığım o geceden beri. Hep birileriyleyim, arkadaşlar dostlar sohbet muhabbet. Biliyorsun hep derdim: “Bir duygudan kurtulmak istiyorsan onu ancak yaşayarak atlatabilirsin.” Bu kez yapamadım. İzin veremedim kendime, korktum. Kabullenemedim. Fırtına öncesi sessizliği duyuyor musun?
·
29 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.