Tanrı'nın çılgın âşığı bir buseye feda eder hayatını... Martin o ana kadar okuduğu şiirlerde geçen sevgi ile aşk ile duygu ile söylenmiş sözlerin anlamını tam olarak kavrayamamıştı. Lakin karşısında tüm ruhu ile sevdiği bir kadını yani Ruth'u bulunca tüm o mısralar anlam kazandı. Burası beni fazlasıyla sarsıyor, bir şeyi anlamak için onu okumak veya görmekten öte hissetmenin temel alındığı bir bakışı kazandırıyor. Martin, heyecan ve heves içinde yazdığı öykülerini ablasına okuduğu vakit ablasının bakış açısı çok önemli. Zaten hayatın acı, elem ve kederle dolu olduğunu en azından hikayelerin sonunun iyi bitmesi gerektiğinden dem vuruyor. Sevmediği ve sevilmediği bir insanla beraber, tüm gün bin bir zahmetle kendisini parçalarken gerçek hayatın içinde en azından hayal dünyasında olup bitenlerin insana mutluluk vermesi gerektiğini dile getiriyor ve kendince haklı da. Joe karakteri günümüz gözüyle çok tanıdık. Yaşamak için çalışmak zorunda olan ama çalışmak zorunda olduğu için yaşamaktan vaz geçen bir karakter. Hayatında en mutlu ve özgür olduğu an ağır bir hastalığa yakalanıp hastanede hiçbir şey yapmadan yattığı anlar. Bana bazen hiçbir şey yapmadan öyle sessizce oturmanın ne kadar kıymetli olduğunu tekrardan hatırlatan ve avare olabilsin istediğim Joe. Kitaplar yazılmıştı bölümü ve sonrasında olanlar ise binlerce yıldır adım adım bataklığa dönüşen insan ruhunun tam bir tasviri. İyiliğe iyilikle karşılık vermek arada bir yanıp sönen fener ışığı gibi metnin bu kısmında yer yer olsa da asıl anlatılan paranın asil soyluyu içindeki duygularla birlikte köleleştirmesi ya da tanınmayacak hale getirmesi. Okuduğunuz için teşekkürler.

Martin EdenJack London · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202391,6bin okunma

·

43 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

toprak aziz ot