Varlıklı bir ailede büyümüş bir kadın, 16 yaşında okul müdürü tarafından tecavüze uğrar.Bundan sonra hayatı malesef epey değişir. Genç bir subay ile tanışmalarının ardından evlenirler.Tanışmaları ise epey farkli olur. Fakat hayatı daha da berbat bir hale gelir. Bir kızı olur bu evliliğinde ikinci bir çocuğu olarak oğlu da dünyaya gelir ancak bir süre sonra oğlunu kaybeder. İhanete uğramaktan korktuğu için kendisine kötü davranıp istemediği şeyler yaşatan kocası evden çıkmasına da izin vermez. Kaçması gerektiğini düşünerek Fransız konsolosluğuna gider, konsolosluğun yazdığı tavsiye mektubu ve Mata Hari ismi ile ülkeden uzaklaşır. Dansçılık yaparak istediği yere gelir, çevresi oluşur ve fazla bir üne sahip olur. 1900'lü yıllar ve savaş zamanı. Farklı ülkelerde bulunup birçok insanla beraber olması, savaş dönemine denk gelen ülke geçişleri dikkat çeker. Özgür ruhu ve zamana uymayan yaşantısı olan bir kadın ve casusluk yaptığı öne sürülerek üzücü bir son yaşar.. İftiraya uğradığı casusluk için değil de hayalini kurduğu kişi olmayı seçtiği için belki de bu son yazılmıştır. Tarif edilmesi zor güzellikler, fazlaca bunalım halleri, sadakat ile ihanet, korku ve huzur arasında gidip gelmek, çaresizlik, kaçış-kabulleniş, birçok ülke için yapılan karşılaştırmalar... Çok severek okuduğum ve çokça da üzüldüğüm bir kitap oldu. Araştırdığım kadarıyla ikiye bölünen bir kesim var kimisi gerçekten casus olduğunu kimisi iftira olduğunu savunuyor ama ben iftira kısmına nedense daha yakınım. Ve böyle hissettiğim icin de bu son beni çok üzdü. Kim bu kadın? Avrupa'da mükemmel dansçı? Aşağılanan ev hanımı? Birçok erkeğin sevgilisi? Ailesinin Margaretha Zelle'si? Evlenince Madam Maclead? Mata Hari?

CasusPaulo Coelho · Can Yayınları · 20165,8bin okunma

·

15 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Büşra Erbaş