1920'li yılların başında Hindistan'dayız. İngiliz yönetiminin baskısı altındaki ülkede huzursuzluklar başlamıştır. Can güvenliği hiçbir kimse için yok gibidir. İngilizler ve Hintliler, her an patlayacak bir bombayı bekler gibi tedirgince yaşamaktadırlar. Ülke son derece güvensiz bir durumdadır. Böyle güvensiz bir şekilde olan ülkeye İngiltere'den iki kadın ziyarete gelmiştir. Kadınların biri yaşlıdır ve oradaki bir hakimin annesidir. Diğeri ise aynı hakimin müstakbel eşidir. Her iki hanımın da öncelikli istekleri Hindistan'ı ve Hindistan'ın gerçek insanlarını tanımak, onlarla iç içe olmaktır. Ama hem ülkenin durumu, hem de İngiliz yönetiminin kibirli insanları bu amaçlarına ulaşmaları için önlerindeki en büyük iki engeldir. Her şeye rağmen her iki taraftan da ılımlı insanlar sayesinde iyi niyetli bu iki hanım isteklerine kavuşma çabası içindedirler. Bazı ziyaretler yaparlar. Ama en önemli ziyaretleri bir grup mağaraların bulunduğu bir bölgeye yaptıkları ziyarettir. Kitaptaki ana olay işte bu mağara ziyaretidir. Çünkü bu olaydan sonra hiç kimse için hiçbir şey aynı olmayacaktır. Her şey farklı bir şekil alacaktır. Kitapta sömürgecilerden biri olan yazar, adeta bu ülkeyi ve ülke insanını nasıl sömürdüklerini anlatıyor. O insanları ne kadar ağır bir şekilde aşağıladıklarını, yaptıkları haksızlıkları, eziyetleri anlatıyor. Eğer aynı milletin bir üyesi bu kadar ağır şeyler yazabiliyorsa, acaba bir Hintli kitabı yazsaydı daha neler anlatırdı diye düşünmeden yapamıyor insan. Kitap sadece sömürgeciliği anlatmıyor. aynı zamanda etnik ve mistik yönden bir farklılıklar ülkesi olan Hindistan'ın bu ilginç özelliğini de ayrıntılarıyla ele alıyor. Ayrıca bu kadar farklı yapıdaki insanların bir arada dostlukla yaşayıp yaşayamayacağı veya birbirleriyle dost olup olamayacakları konusunu da araştırıyor. Dönemin Hindistan'ındaki yaşamı ilk ağızdan anlatan bir kitap olması , sömürgecilik ve sömürüyü çok açık bir şekilde gözler önüne sermesi ve oldukça yararlı dini ve etnik bilgiler içermesi dolayısıyla dünya edebiyatının önemli kitaplarından biri olmayı hak ediyor. Çok ağır ilerlemesi ise en büyük kusuru. Sanırım bu kusur da yazarın kendine has yazım özelliğinden kaynaklanmaktadır. Sonuç olarak ben beğenerek okudum. Konuya ilgi duyan herkesin de okumasını tavsiye ederim. instagram.com/p/CMcedEGjLMb

Hindistan'a Bir GeçitE. M. Forster · İletişim Yayınları · 2013299 okunma

··

570 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.