Yazarın ilk göz ağrısı eserlerinden biri "Ankara".. Kitabın giriş sayfasında yine görüşlerine önem verdiği Edebiyat Öğretmeni Ömer Bilgin'in nâif yazısını koymuş. Ben çok mutlu oldum aralarındaki bağı koparmamış öğretmeniyle Murat İnce. Belki de onu yazarlığa iten, yeteneğini geliştirip ona arka çıkan en büyük destekçisiydi öğretmeni..
Kitabına neden özellikle bu ismi verdiği belli aslında. Bu eserinde simit satarak kendine harçlık çıkarmaya çalışan kendi hayatını anlattığı bir şair var. Yaşadığı şehir Ankara'sı onu bayağı etkilemiş. İmtihan dolu çileli hayatını, sıkıntılarını ve özellikle sevdiği kadın için yazdığı bazen umutsuzca şiirleri, bazen de umut dolu duygular beslediği, sağ çıkmaya çalıştığı hayat meşgalesinin çetin koşulları ona bu şehri dar ettiren büyük etmenlerin başında gelmiş. Belki de en baş listesinde..
Ben üslubunu, anlatma tarzını, dilindeki akıcılığı, kelimeleri ve dizeleri büyük bir emekle işlemesini beğendim. Bizim bir çırpıda okuduğumuz şiir kitapları yazılırken, kim bilir kaç damla gözyaşı damlamıştır bilemeyiz. Şiir kitapları daha bir özümsenerek, hissedilmeye çalışılarak, kitap hemen bitsin diye değil de; Bir gayretin içinde olmaya çalışırsak dizelerini anlama konusunda bir nebzede olsa, daha bir yürekten sevebiliriz şiir kitaplarını diyorum, kanımca..
Daha yakından tanımak isteyen arkadaşlar için çıkarmış olduğu dört şiir albümü var. YouTube ve Spotify'den dinleyebilirsiniz. Garip Akımı'nın verdiği etkiyle, hüzün dolu ezgilerin birleşmesi sonucu 'Bir Duygu Adamı' Murat İnce'yi anlamaya çalışmak bunlardan biri.. Bir tanede ben bırakayım belki dinlemek isterseniz;
youtu.be/0Lr9y9xS30E
Kitabın arka kapağına koyduğu bu şiiriyle incelememi tamamlıyorum;
"Güler geçerim sardunyalarından,
Ağlar sinerim rüyalarından,
Bakışlarından utanır söyleyemem
Saklanır gizlenirim, usul adımlarından
..ve bir gün susar giderim hayatından.."
Murat İnce
·
39 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.