Öncelikle belirtmeliyim ki okumak bir hayli zor, anlatılanların kurgu olmasını dilediğim, gerçekliğini düşündükçe tüyler ürperten, sinirleri zorlayan bir kitap... okumayı güçleştiren ikinci sebep de yazarın dili, kitabın tamamında şimdiki zaman kullanmış bu da özellikle ilk başlarda adapte olmayı zorlaştırıyor, belli bir yerden sonra alışıyorsunuz..
Olivier Guez genel olarak olayları tarafsız olarak anlatmaya çalışmış, bazı yerlerde kendi yorumunu kattığı da olmuş ama böylesi bir adamı da tamamen tarafsız olarak anlatmak oldukça zor...
Yahudi kasabı, bilimadamı, zamanla bir sosyopata dönüşmüş, insanın kanını donduran deneyler yapan ruh hastası bir cani, karanlıklar prensi Mengele...
Hitler dönemi sona erdiğinde yurt dışına kaçan, izini kaybettirmeye çalışıp yıllarca kaçak yaşayan, ailesinin itibarı ve maddi gücü sayesinde kaçak hayatı bir nebze olsun kolaylaşan, ancak yine de sefaletten kaçamayan ölüm meleği Josef Mengele’nin
Auschwitz günleri sonrasındaki hayat hikayesi...
Dönemi merak edenlere tavsiye ederim...