Kahramanımızın adı Adalet. (Nermin Yıldırım Adalet Ağaoğlunu’nun yazarlığından etkilendiği için bu ismi seçmiş kahramanına, bir de sanırım kitapta bolca adalet sorgulaması yapıldığı için ) Adalet 29 yaşında genç, duyarlı, vicdanlı, hem kendine hem çevresine karşı eleştirel gücü olan bir kadın. Kitap, bir hastane odasında başlıyor ve girişi çok etkileyici.(Öleceğimi öğrenince çok şaşırdım. Azrail’i atlatmayı umduğumdan değil; bir gün herkes gibi ruhumu yetkili makamlara teslim edeceğimi elbet biliyordum. Ama o gün öyle uzak ve muğlaktı ki, galiba ölümümü görmeye ömrüm vefa etmez sanıyordum. Bilmek farkında olmama yetmiyordu). Öleceğini öğrenen Adalet, dünyada bunca insan varken bu ölümcül hastalığın neden gelip de kendini bulduğunu, bunu hak etmek için nasıl bir kötülük yaptığını düşünmeye başlar. Yani kendini suçlar. (Suç saklansa da suçluluk kalır. Yastığın üzerinde uykusuzluk lekesi, kalpte kimliği meçhul ağrı, kursakta bekleyen taş gibi kalır). Bu suçluluk psikolojisiyle işlediği tüm günahları hatta ilk günahı düşünür ve bu kavramı sorgular. (Yeni doğmuş sabileri düşünüyordum mesela. Sallanan bir beşikte sersem sepelek seyrederken alemi hepi topu diş çıkarmayı beklerlerdi. Sonra ne zaman çıkarırlardı dünyaya dişlerini? Ne vakit başlarlardı bile isteğe incitmeye diğerlerini? İlk gerçek günahlarını ne zaman işlerlerdi?) işte bu ilk günah sorgulaması onu çocukken işlediği ve hâlâ bu yüzden vicdan azabı duyduğu bir suça götürür. Bunu telafi etmek ister. Bu arada doktoru hastalığının iyiye gittiğini iyileşeceğini söyler. Hastaneden çıkan Adalet yanındaki dostuyla birlikte( Hülya adlı bu kişi gerçekte var olmayan aslında sadece iç sesidir) işlediği ilk günahı telafi etmek için uzun bir yolculuğa çıkar. Bu yolculuk sırasında ölüme, yaşama, suça, günaha, çocuklukta yaşananların ( babasının bastırılmış cinsel yönelimleri, annesinin sevilmeyen ve sevmeyi bilmeyen bir kadın olması, bağlanma ihtiyacını gerçekleştiremeyen Adalet) sonraki benliğimizi nasıl etkilediğine dair sorgulamalar devam eder. Bu iç sorgulamaların dışında Adalet, yanından hiç ayırmadığı bir defterden bahseder. Gazetelerin üçüncü sayfa haberlerini kesip yapıştırdığı bir defterdir bu. Yaşayanların hayatını altüst eden ancak okuduğumuzda bir vah vah edip belki onu bile etmeyip geçtiğimiz haberler. Asla bizim başımıza gelmez sandıklarımız. Nedir bu haberler peki; kadın cinayetleri, ülkedeki adaletsizlik, zalimin karşısında çaresiz kalmış insanlar, iyilik kisvesi altına gizlenmiş büyük günahlar, cahil insanların cehaletiyle etrafındakilere nasıl zarar verdiği... Yazar yolculuk sırasında defterindeki bu haberlerle ülkede yaşananlara dikkat çekiyor ve gerçekten okudukça okuyucunun da kendi vicdanını, suçlarını, günahlarını, başkalarının yaşadıklarına nasıl kayıtsız kaldığını sorgulamasını sağlıyor. Adalet’in yolculuğu sırasında karşısına Sadi Seber isimli bir adam çıkıyor. Bu adam kim olduğundan bahsetmeden ilginç bir şekilde Adalet’in peşine takılıyor ve yolculuğunda ona eşlik ediyor. Adalet bu adamla ilgili şüphelere kapılıyor. Katil mi, hırsız mı, ajan mı, ya da gerçekte var olmayan iç sesim mi diye bile düşünüyor fakat beni sevdiği, bana aşık olduğu için peşimden geliyor olabilir mi diye hiç düşünmüyor. Yazar burda özellikle çocuklukta sevilmemiş insanların kendini sevmeyi bilmediğini ve dolayısıyla başkaları tarafından da sevilebileceğine inanmadığı gerçeğini anlatmaya çalışmış bence. Ayrıca bu insanların başkalarının hayatına dokunmaktan da korktuğunu anlatmaya çalışmış. Adalet’in yolculuğu şaşırtıcı bir şekilde devam ediyor. Kitabın dili akıcı ve anlaşılır. Arada eski kelimeler kullanmış yazar. Bu kelimeler metne anlaşılmazlık değil de ahenk katmış bence. Hani bazı kelimeler vardır ya kulağa hoş gelen unutulmasını istemediğimiz işte o kelimeleri özellikle kullanmış gibi hissettim. Bir de bölümler halinde yazmış kitabı ve her bölümün başında başka yazarların kitaplarından birer cümlelik alıntılar yapmış o bölümün anlamıyla da alakalı olarak. Bu alıntılar da hoşuma gitti ve beni başka okumalar yapmaya sevketti. Daha sonra okumak üzere birkaç kitap not ettim bu sayede. Ben kitabı beğendim arkadaşlar. Güncel kitaplar da okumak isteyenlere tavsiye ederim. Çok okumalar herkese.

DokunmadanNermin Yıldırım · Hep Kitap · 20175,8bin okunma

··

478 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Bahar Mete