Çok ilginç ve şaşırtıcı . Kitabın son sayfasını kapatıp uzun uzun boşluğa bakmanız ,bu neydi şimdi demeniz çok olası. Ele alınan konunun ilginçliği bir yana ,anlatış biçimi ,üslubu ,kurgusu itibariyle bütünsel bir lezzeti var kitabın. İlk bölümü zor bela bitirip de bırakmayı sakın düşünmeyin ,hemen ikinci bölüme geçip yokuş aşağı salın kendinizi. Başta karakterlerin tek sorunu sevgisizlik,çaresizlik,ilgisizlik,nefret gibi kötücül duygularmış gibi görünüp olayların gidişatı suçlu/suçsuz ayrıdında sizi tereddütte bıraksa da ilerleyen sayfalarda olay doğaüstü olaylarla harmanlanıyor. Tabii ki hemen mantıksal ve psikolojik cevaplar aramaya koşuyorsunuz ama bu kitabı ürpermeden okudum ,evin bütün ışıklarını açmadım ,yatağıma koşmadım,yatak örtümü kafama kadar çekmedim diyen varsa yalan söyler . Ya da ben hep geç saatlerde okuma yaptığım için zaten gerilim ortamını hazır etmiştim. Çoğu yerde Uğultulu Tepeler’i anımsattı en son o kitapta bu denli yoğun nefreti hissedip,doğaüstü olaylarla kurgunun harmanlandığını görmüştüm. Ancak bu da başka bir seviye. Zaten bir şeylere veya bir yerlere ait olmanın özlemini çeken yalnız bırakılmış ve sevgisiz büyütülmüş bir insanın gerek kendi hür iradesiyle yaptığı seçimlerle gerek etki altında kalarak gerçekleştirdiği eylemlere ‘seçilmiş kişi olma’ kılıfını uydurarak işlediği günahlarını hem kendi ağzından dinliyoruz hem de karşı tarafına geçip izliyoruz olanları. Yani psikolojik rahatsızlıkları bariz belli olan bir karakter ama insan yine de bir Felak-Nas okumadan edemez. Zaman itibariyle muhtemelen çok sevilen korkunç hikayelerden ve bilinmeyene atfedilen doğaüstücülükten çok daha fazlası,kesin tavsiye.

Bağışlanmış Bir Günahkârın Özel Anıları ve İtirafnamesiJames Hogg · İletişim Yayınları · 2019308 okunma

·

187 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.