"Din halkın afyonudur" diyor Karl Marx. Bu sözü her yerde görüyoruz ve doğruluğunu tarihin çoğu döneminde görmüş bulunmaktayız. Din olgusu, insanın manevi yönüne hitap ettiği için, akıl ve mantık kanalları çok büyük bir oranda manipüle eder. Bu manipüleyi iyi bilen akıllı insanlar, bunu kullanarak toplumları büyük bir kitle haline getirip onları belirli bir amaca kanalize ederler. Tarihteki semavi dinlere baktığımız zaman, peygamberler de ilk başta yalancı ve sahtekar olmakla suçlanmışlardır. Ama gösterdikleri mucizeler ve vaat ettikleri cennet dolayısıyla büyük kitleleri yanlarında toplamışlardır. Kitabımız, peygamberler dışında, bu insani açığı en iyi kullanan kişiyi anlatıyor. Hasan Sabbah, insanların inançlarını manipüle ederek, onları birer canlı hançere dönüştürerek, yaşadığı döneme korku salan usta bir lider. Hasan Sabbah'ın yaptıkları aslında günümüzde hâlâ devam etmektedir. Modern siyaset de, insanların inançlarına hitap ederek onları yanına çeken, oy toplayan ve istediği gibi bir amaca yönlendiren bir sürü siyasi kişilik mevcuttur. Edebi anlamda kitabın doyuruculuğunu övmeden geçemeyeceğim. Yazar ne kadar kurgusal bir kitap yazmış olsa da, baz aldığı kişilerin ve tarihi olayların gerçek olduğunu bilmek, okura bir kurguyu değil tarihi yeniden okuyormuş hissi veriyor... İnsanları çok zeki ve usta bir şekilde kandıran ve etkisi altına alıp, ordulara ve hükümdarlara korku salan Hasan Sabbah'ın hikayesini mükemmel şekilde anlatan bu eseri mutlaka okumalısınız.

Fedailerin Kalesi AlamutVladimir Bartol · Koridor Yayıncılık · 201242,1bin okunma

·

16 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

İsmail Kulaç