Rafet bey selamlar... Takdir edersiniz ki dijital dünya, yaşanan onca olumsuz örnek nedeniyle ister istemez bir güven bunalımı yaşatıyor insana. Ancak ben burada 'paranoya' yapmak yerine sizin gerçekten siz olduğunuza güvenerek değerli yorumunuzu yanıtlamaya çalışacağım.
Öncelikle çok teşekkür ederim zaman ayırıp bu yorumu paylaştığınız için... Yaptığınız düzeltmeler konusunda size bir özür borçluyum. Lütfen hakkınızı helal edin... Aynı adla faaliyet gösteren iki vakıf var ve malum nedenlerden dolayı bir tanesi çok daha popüler. Dolayısıyla aramalarda hemen karşınıza bu vakıf çıkıyor. O esnada, bu isimde ikinci bir vakıf olabileceği ihtimalini akla getiremiyor insan. Bu durum tabii ki hata yaptığım gerçeğini değiştirmiyor. İncelemede bu konuyla ilgili bir revize yapacağım.
Diğer konuya gelince, ilk düğmeyi yanlış iliklediğinizde buna bağlı olarak peşisıra başka yanlış anlamalara veya algı hatalarına düşmeniz de kaçınılmaz oluyor. Dolayısıyla sizin 'herhangi bir mahalleye mensup olmama' sözünüz esastır tabii ki... Burada içimi rahatlatan şey, yaptığım hataların, orada anlatmak istediğim durumu baltalayan veya anlamı tamamen değiştiren fahiş hatalar olmaması...
Ben esasında Şair'in ne kadar büyük bir boşluğu doldurduğunu ve bunca kötü örnek içerisinde kitapseverlere derin bir nefes aldırdığını anlatmaya gayret ettim. Önyargılarımızı yıkmadan, böyle değerli eserleri keşfetmemiz kolay olmuyor.
Hülasa, yazdıklarımı doğrularıyla ve yanlışlarıyla bir okur ve okuma deneyimi olarak görüp değerlendirmeniz beni çok mutlu eder.
Ahrar kitabını, evde bir mücevher saklar gibi saklıyorum:) İnşallah o kitabı tamamladığımda, burada düştüğüm hataları da telafi edecek bir inceleme kaleme alırım...
Nezaketiniz için tekrar teşekkür ederim Rafet bey... Kendi yolunuzda gittiğinizi ifade etmişsiniz ya, işte o yol gerçekten çok değerli bir yol ve umarım siz o yolun manzarasını bizlerle paylaşmaya devam edersiniz...
Yolunuz açık olsun... Sağlıcakla kalın...