Son derece etkileyici bulduğum bir kitap olduğunu belirtmek istiyorum hikayesi beni o kadar sürükledi ki kitabı fırsat bulduğum her an bir saniye elimden bırakamadım.En büyük aktivitem son beş gündür romanın kahramanları ile birlikte vakit geçirmek oldu. Kitapta geçen dönem sanayi bunalımı dönemi.1800 lü dönemlerden bahsediliyor.Maden ocağında çalışmakta olan işçilerin iş yaşamını ve aile yaşamlarını, sefaletlerini, acılarını konu alıyor.“Etienne”adlı baş kahramanımızın işsizlik dolayısıyla maden ocaklarının olduğu bölgeye gidip orda iş istemesi ve onu işe almaları ile birlikte orada çalışan işçilerin yaşamış olduğu zor durumları görüp onların yüreğine isyan tohumunu ekmesi ile birlikte başlayan olaylar daha sonra içinden çıkılmaz bir hal alıyor.Yaşanılan olaylar neticesinde yine yoksulun ocağına ateş düşüyor.Alevler zenginin ocağına sıçramadan bastırılıyor. Fakir bir parça olsun insani şartlar altında çalışmak isteyince, kendi ceplerinden eksileceğini düşünen zenginler her dönem bu tür olayları türlü entrikalarla bastırıyorlar.Çünkü gerek medya ile gerek paranın gücü ile birlikte satın alınmış kişiler ile birlikte kamuoyu gücünü ellerinde bulundurup istedikleri gibi gündem yaratabiliyorlar.İnsanlar her dönemde yoksulluk çekmiş bu her dönem göz ardı edilmiştir.Dünya üzerinde yoksulun olmadığı bir dönem çoğu zaman olmamış.Dünya üzerindeki büyük miktardaki zenginliğin çok küçük bir zümreye ait olduğunu da düşünce yeryüzündeki eşitsizliğin ve adaletsizliğin resmi gözler önüne seriliyor.Haberlerde, dizilerde, sosyal medyada hep zenginlerin hayatı özendiriliyor.Sizde zengin olabilirsiniz gibi haberler yapılıp çoğu zaman insanların bu düzene başkaldırmaları istenmeyip onların para kazanma hırsını canlı tutmak istiyorlar.Tamamen algı operasyonları ile insanların beyinleri yıkanıp hiç te mutlu olmadıkları bir hayatın peşinde onları koşturup, kafalarını dahi kaldırmalarına fırsat vermeden ömürlerini bitirmelerini sağlıyorlar. İnsanoğlu olarak her şey olmayı başarıp sadece insan olmayı başaramadığımızı düşünüyorum.Birinin acısından, sefaletinden mutluluk duyarak yaşamanı sürdürenlerin insanlık yanının eksik olduğunun en güçlü kanıtı olduğunu düşünüyorum.Kitapta geçen bir sözle yazımı tamamlamak istiyorum, “temiz bir vicdandan daha rahat bir yastık var mıdır ? “

GerminalEmile Zola · İtalik Yayınları · 200310,9bin okunma

·

34 görüntüleme

Derya

@derya_ ·

03 Nisan 2021 20:01

Son paragraf ve son cümle 👏🏻

UFUK

@ufukkk35 ·

03 Nisan 2021 20:05

Keşke hiç biri yaşanmasaydı da son paragraf ve son cümlede olmamış olsaydı.teşekkürler.

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

UFUK