Okumaya ilk başladığımda çok fazla isim ve kitap ismi ile ufak bir karmaşa yaşasam da, hem kitabın kısa, hem de konusunun kitap oluşu ile çabucak toparlayıp merakla sonuna doğru ilerledim. O kadar çok şey sorgulattı ki içimde bana okuduklarım.. Hiçbir zaman kitap satın alma konusunda bir çılgınlık yaşamadım, tamam kitap alışverişi cidden başka hiçbir şeye benzemiyor; gerek internetten, gerekse kitapçıdan, hatta ikinci el dükkanlardan, sahaflardan, tezgahlardan çok kereler kitap aldım.. Ama sınırlarımı aşmadım ve aldıklarıma saygı gereği, bitmeden bir yenisine göz dikmedim:) Şimdi bu kitabı okuduktan sonra, ya benim de kitaplarıma böcekler dadanırsa diye düşündüm, sonra büyük kütüphaneler geldi aklıma, nasıl koruyorlar acaba oralardaki kitapları diye düşündüm.. Ben ölünce bu kitaplara ne olacak dedim sonra; ama var bunun için bir fikrim... Bu kitabı okuyan herkes kitapları hakkında kendi duygularını da aktarmış tıpkı benim gibi.. Gelelim kitaba.. Bir üniversite araştırma görevlisi kadın, bir şiir kitabı okurken araba altında kalır ve ölür.. iş yerine bir süre sonra bir kargo gelir, içinden kumla ve çimentoyla tozlanmış bir kitap çıkar.. Bu kargoyu alan kitabın anlatıcısını bir merak sarar.. Bunu gönderene iade etmeye karar verir ve yola düşer.. Kargonun sahibine ulaşmadan hemen önce onun bir arkadaşının evine uğrar binlerce kitapla doludur ev..ve o tozlu kitabın sahibinin de böyle bir evi vardır ve takıntı derecesinde kitap almaya devam etmektedir.. Bir gün evde çıkan bir kazadan sonra kitapları taşımaya karar verir.. Ve anlatıcı öyle bir şey öğrenir ki, gidip bunu görmelidir.. Görür ve elindeki bu tozlu topraklı kitabın kaynağını da öğrenmiş olur.. Ne olduğunu siz de 2-3 saatlik bir okumayla öğrenebilirsiniz.. Keyifli bir kitaptı.. Kitabın arka kapağında yazdığı gibi,'' kalın ciltlerin arasında saklanacak bir mücevher'' bu kitap.. Tavsiyelerimle..;)

Kâğıt EvCarlos María Domínguez · Jaguar Kitap · 202012,1bin okunma

·

14 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

İlksen