İvan İlyiç’in her geçen gün ölüme yaklaşırken çevresindekilerin duyarsız tavırları onu daha da çok yıpratır. Özellikle eşinin normal hayatına devam etmesi ve daha ölmeden arkadaşlarının makam ve koltuk kavgalarına tutuşmaları İlyiç’e çok acı verir.
İvan bu durumun bir başkasının değil de kendi başına gelmesini adaletsiz bulur ve sebebini sorgulamaya başlar. Tanrıyla, çevresiyle, kendisiyle bir hesaplaşmaya girişir, ölümü irdeler.
İnsanların bir başkasının ölümüne karşı umursamazlığı ve bencilliğini çok iyi bir biçimde anlatan ve insanoğlunu sorgulatan bir eser mutlaka okunmalı....