Anlatması zor kitaplardan...
Öncelikle Nilay Öztürk çevirisini beğendim.
Daha ilk cümlelerinden farklı bir kitap okuduğunuzu içinde çok değerli fikirlerin yer aldığını hissediyorsunuz. Okudukça bilinç akışı dedikleri bu tekniğin ne kadar keyifli bir anlatım biçimi olduğunu bir kez daha anlıyorsunuz. Kadından, kadının sosyal hayatta ve edebiyattaki yerinden bahsediyor.
Ve kitabı bitirdiğinizde aslında kadın kimliği olarak bu kadar acıya rağmen ne kadar güçlü olduğunuzu fark ediyorsunuz bu anlamda size motivasyon da sağlıyor.
Şunu da eklemek isterim ki, okurken odaklanmış olmak gerek; yatmadan önce okunacak bir kitap değil aksine elinizde kalemle masa başında okunacak kitap olduğunu düşünüyorum.