Schumpeter, üniversitede okurken en çok hayranlık duyduğum sosyal bilimcilerin başında geliyordu. İktisat, sosyoloji ve tarih onun yazılarında bir araya gelince mükemmel bir harmoni oluyordu. Bu kitap 1919 yılında deneme olarak yazıldı. Marksist emperyalizm teorisine karşı yazıldı. Çünkü o dönemlerde ve bugünlerde bile kapitalizm demek emperyalizm demekti. İşte Schumpeter bu denemesinde ikisi arasındaki farkı anlatıyor. 《☆☆☆》 Emperyalizm kapitalizmin özünden değil, yanlış politikalardan kaynaklanıyordu. Asıl itiraz ettiği, kapitalizmin kaçınılmaz olarak emperyalizme evrildiği iddiasındadır. Tarihi örneklerine baktığımızda temel olarak emperyalizm; bir devletin herhangi bir sınır tanımaksızın şiddet yoluyla genişlemeye yönelik amaçsız eğilimidir. 《☆☆☆》 Emperyalizm dizginlenemeyen bir milliyetçilik barındırır içinde. Çünkü ulusal duygulara sesleniş asla başarısız olmuyordu. Geçmişte de öyleydi, bugün de öyle. Her nerede bir halkın ruhunda bir boşluk doğarsa, özellikle yıpratıcı toplumsal reformlardan ya da bir savaştan sonra milliyetçi duygular devreye girer. Ve halk ortak bir amaçta birleştirilir. İşte bu eser birwz olsun kapitalizmi aklama, biraz Marksist teorinin hakkını verme eğiliminde. Schumpeter objektif ve herkesin takdirini kazanmış bir sosyal bilimci olarak üzerine düşeni çok güzel yerine getirmiş.

Emperyalizmlerin SosyolojisiJoseph A. Schumpeter · Dipnot Yayınları · 06 okunma

·

57 views

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Murattgenstein