Fotoğrafçı: Mesleğimizi icra etmekten mutluluk duyarız. (Başpiskopos’a.) Dua pozunuzu alın, madem ki böyle bir dindar kişi imgesi altında dünyayı gözyaşlarına boğmak gerekiyor.
Başpiskopos, kımıldamaz; Derin bir tefekküre dalayım.
Fotoğrafçı: Derin mi dediniz? Hadi dalın o derinliklere.
Başpiskopos, tedirginleşir: Ama nasıl?
Fotoğrafçı: Dua etmesini bilmiyor musunuz yoksa? Hadi hem Tanrı’ya hem de objektife bakın. Ellerinizi birleştirin. Başınızı kaldırın. Gözlerinizi indirin. Klasik pozumuz, işte bu. Düzene dönüş, klasisizme dönüş.